Devolver Digital tarafından dağıtılan bir sabotage studios oyunu. Aslında bildiğimiz side scroller bir platformer oyunu. Bu oyunun ilginç yanı ise oyunun aslında 2 parçaya ayrılması.
Hikaye sunumu biraz dördüncü duvarı yıkan bir yapıya sahip. Çok aşırı takip etmedim işin doğrusu, bir platformer oyununda hikaye o kadar da önemli değildir ki zaten kısaca özetlenirse düşmanlar geliyor ve vatanınızı kurtarmak için önünüze çıkan düşmanlarla savaşıyorsunuz. Diyaloglar keyifli. Ha hikaye bundan daha derin, merak eden bakınsın, gerçekten pek merak etmedim ben çünkü.
Oynanış açısından da aslında çok orijinal bir yanı yok. Side scroller platformer oyunlarda neler varsa aynı şekilde burada onlar mevcut. Farklılık olarak aslında yine diğer oyunlarda bulunan double jump yerine cloudbursting diye bir abilitye bırakmış, havada herhangi bir nesneye vurursanız size bir zıplama hakkı daha veriyor ve bu arka arkaya yapılabiliyor. Chain jump imkanları var ve biraz kullanılmış bu zaten oyunda. Onun dışında kanca, jumpsuit gibi ek zımbırtılar var, ranged atak için ekipman var ve bunları biraz daha ileri götüren upgrade sistemi var.
Oyunun ilk parçası olan lineer ilerleyişte 11 bölgeye gidip bölgelerin bosslarını tek tek alt etmenizi istiyor. Bölüm tasarımları gözünüze yepyeni bir yere girdiğiniz hissiyatı veriyor ama etraftaki nesneler aynı hissiyatı sağlayamamış. Yani birinde ateşlere vura vura ilerlerken öbüründe şamdanlara vuruyorsunuz ya da düşmanlar biraz kısıtlı, farklı renkteki halleri ile karşılaşıyorsunuz bölümlerde, arada bir iki tane bölgeye özel düşman var. Normal düşmanlar zaten sizin oynanışınızı aşırı etkilemiyor işin doğrusunu söylemek gerekirse, bazı platform sekanslarında zorlayabiliyorlar ama onun dışında herhangi bir olayları yok. Boss savaşları oldukça başarılılar. Dizaynları olsun, patternları olsun size o bölgede ne verdiyse ya da öğrettiyse onları sınayan bir yapıya sahip. Misal size jumpsuit verdiği yerde jumpsuit kullanarak bossu alt etmeniz gerekiyor, başka bir yol da pek yok. Bunun yanında bosslar ayrı ayrı şekillerde sınıyor sizi, misal bir boss stamina bossu, patternı oldukça basit ama o kadar fazla health e sahip ki sizin dikkatinizi hep diri tutup öldürmeniz gerekiyor, ya da platforming yaparak kesmeniz gereken bosslar var, bossları eğlenceli.
Oyunun ikinci yarısı ise bir metroidvania ya dönüşüyor. Son bossa gitmeniz için bir görev veriyor ve o parçaları açık dünyada kazandığınız tüm özellikleri kullanarak ilerlemenizi istiyor, bu özelliklerle de haliyle yeni bölgelere gitme hakkı kazanıyorsunuz, sonrasında da zaten son boss var.
Müzikleri ise güzel, ben çoğu zaman arkada kapattım, podcast dinliyordum oynarken, ama dönem müziklerini sevenler için gerçekten keyifli.
Güzel bir oyun ama dediğim gibi çok orijinal bir şey sunmuyor. Metroidvania sekansını yapmak istemiyorsanız ki açıkçası ben bitirdikten sonra böyle bir görevle tekrardan tüm haritayı dolanıp görev yapmaktan hiç hoşlanmam, oyun 5-6 saatte bitirilebilir. Zorluk olarak aşırı zor da değil, kolay olduğunu da söyleyemem, kararında bir zorluğa sahip. Fiyatını bilmiyorum ama ucuz fiyata alınabilir ya da Xbox Game Pass varsa düşünebilir bir alternatif.