Bu gibi tipler -ola ki yolları düşerse- bir kültür sanat merkezinde opera dinlemeye gittiklerinde vokalist kadınları leş zihinlerinde sanatın ucunun zerresine bile dokunmayacak mevzulardan uzak şeyler hayal ederler,bale izleseler figüratif estetik nitelikleri sorgulamaktan ziyade yine kafaları aynı yere çalışır,tiyatro izleseler kostümler üzerinden leşliklerine devam ederler ve liste uzar gider.bağlamaymış.sanki çok umrunuzda böyle güzellikler hayatınızda.herhangi bir işi yapım esnasında (hele ki takdir edilesi bir işse) işin yapıldığı özneye kadın/erkek şeklinde yaklaşmak yerine bu noktaya gelinen süreçte neler yaşanıldı diye pembe kıvrımlarınızı biraz zorlasanız keşke.taş devri çizgi filmi bizim hayatımızın ta kendisi olmuş.