Arabasına aldığı yolcu dinlemeyi seven, meraklı, soru sormayı seven ve daha da önemlisi anlattığı her şeye inanıp şaşıran saf birisi olunca taksicinin kendini kaybederek anlatmaya başladığı ve dur durak bilmeden devam ettiği, yenisine geçip durduğu hikayelerdir.
Taksiye binmeden vereceğim parayı konuşurum, ne kadar yazacağını onun ne kadar alacağını vs anlaşıp öyle binerim. Bu yüzden yolu uzatmış, kestirmeden gitmiş, trafik varmış pek bağlamaz beni
Ama bu gece yirmi dakikada gittiğim Küçükçekmece-halkali yolunu 45 dakikada anca geri dönebildim anlatmayı seven bir beyefendi yüzünden. Bir ara eve çaya davet edecek diye düşünmedim değil shshs. Neyse ki aynı parayı aldı o da.
Çok da keyifli geçti.
ilk anlattığı hikayesi kendisi 25 yaşlarındayken Amerika'dan Türkiye'ye seyehat için gelen bir kadının arabasını ve şoför olarak kendisini kiralayıp 17 gün boyunca Türkiye seyahati yaptırması.
Gezdiği şehirleri, şehirlerde kaldığı otelleri, yediğini içtiğini, kadını kadını kadını ve kadını anlattı. Verdiği bahşişleri. O anlattıkça benim gözümün önüne sevdiğimle gezdiğim miniaturk gelip durdu. Ben de tüm şehirleri gezdim onunla beraber.
En son Kars'ta anı harabeleri'ne gittiğini söyleyince bakire manastırını da sordum uzun uzun Kars anlattırdım.
Safranbolu dedi, Safranbolu evleri dimi abi dedim.
Trabzon dedi Sümela manastırı uçurumun tepesinde dedim
Urfa dedi Balıklı göl dedim
Amasya dedi dere Maaalle dedim shshs.
17 gününü anlattı bana, daha sonra beş kişi bir hali dokuma fabrikasının sahibine çek tahsil etmeye gittiklerini adamın battığı için 6 binlik çeki alıp 7 binlik yeni bir çek yazdığını anlattı.
Rakip firmanın avukatı fabrikanın girişinin karşısında bekliyor alacaklıları tek tek çevirip çekleri onlardan satın alıp biriktiriyormuş. Onları kullanarak fabrikayı alacakmış adamın elinden.
Nasıl çeki sattıklarını oradan Bodrum'da pansiyon kapattıklarını anlattı.
Oradan Aksaray'daki otellere geçtik, özellikle gül otel üzerinde çok fazla durdu. Nasıl hepsinin genelev olarak kullanıldığı anlattı. Otellerin kendi aralarında milliyetleri nasıl paylaştığını shshs. Olcay oteli tavsiye edip gidersen selamımı söyle dedi shshsh.
Oğlunu anlattı, ona karşı mahcubiyetini.
53 yaşında bir adamın gözleri parlaya parlaya anlattığı, lafını ah be ne günlerdi diye sürekli özlemle böldüğü gençlik anılarıydı anlattığı.