bakın aktütün karakolunda dayı oğlum şehit oldu. ölmeden bir kaç ay önce aktütün den kurtulamayacağını, durumun orada kötü olduğunu yakınlarına söylemiş, vasiyetini bile söylemiş onlara. ve de sonuç söylediği gibi oldu. önümüzdeki yaz evlenecekti; çeyizi, ev eşyaları ortada kaldı. gözü yaşlı kardeşleri de geride kaldı.
asla boş yere öldü demiyorum. o vatanını çok seviyordu ve vatanı için en değerli şeyi olan canını verdi. ona gıpta ediyorum. peygamberlerin bile gıpta ile baktığı bir makama ulaşmak kolay değil. işin bu noktası ayrı.
işin diğer noktası ve esas noktası şu: birileri sırf torpilli olduğu için batıda ve en kolay şekilde askerlik yaparken, diğeri gariban olduğu için doğuda ve en kötü şartlarda askerlik yapıyorsa, birileri birilerinin ihmali ile canından oluyorsa, birileri vatanı için canını feda etmekten kaçınmıyor ve her türlü fedakarlığı yapıyorken, diğeri helikopterle pikniğe gidiyorsa, vatanı korumak sadece bir kesimin görevi, vatanı parsellemek diğer kesimin görevi olmuşsa, 300-500 kişilik pkk lı gurubu sınırı elini kolunu sallayarak geçiyor ve bir karakolu gündüz vakti basabiliyor ve oraya takviye birlik gönderilmiyorsa, 20 günlük asker pkk lılarla savaşmak için doğuya gönderiliyorsa, kısa dönem bir asker sırf namaz kıldı diye 7 saat nöbet tutturuluyorsa, birileri hiç bir tecrübeleri olmadığı halde ve 2-3 defa silah kullanıkları halde, daha önce de hayatlarında silah dahi kullanmadıkları halde pkk lılarla savaşmaya gönderiliyorsa, pkk ile mücadelede en etkin kuvvet olan özel timler dağıtılmışsa, ben böyle bir ortamda askere gitmek istemeyen gence saygı duyarım.
ki o genç korkak da değildir, vatanını da seviyordur. ama ortada oyananan çok pis bir oyun var. işte bu genç bu oyunun bir parçası olmak istemiyordur.