Galiba rahat 4-5 senedir dudaklarımı yiyorum. Bu illete nerden başladım bilmiyorum. Ama şunu çok iyi biliyorum ki babama ne zaman bişeyler anlatsam veya onu gözlemlesem eliyle çenesini tutarak dudaklarının içini ısırırken görürdüm. Aklımda bu görüntüsünün çok fazla kopyası var. Bunun bişeyleri çok fazla düşünen insanlarda bir dışa vurum belirtisi olarak görüyorum. Soyut bir sıkıntının dışarıdan ufak bir görüntüsü gibi. Bilemiyorum.
Farklı zamanlarda farklı sebeplerden dudaklarımı farketmeden yediğim çok oldu. Artık o kadar benden bi hareket olmuş ki en önemli işlerin arasında bile yine kendimi bu şekilde yakalıyorum. Neden diye düşündüğümde bunun net bi sebebi oluşmuyor kafamda.
Büyük bi olay olmasına gerek görmüyorum. En ufak aklıma takılan bi şey de bunu körüklüyor..
Bir şeyleri düşünmemek için türlü yöntemler deniyorum. Bu bir şeyler bazen beni gerçekten üzen şeyler olurken bazen de geçmişteki bir olay, gelecekten bir beklenti, en ufak kırıcı bir söz, özlem duyduğum bir insan olabiliyor.
Tüm bunlar olurken içimde giderek benimle büyüyen bir boşluğun varlığı da beni düşündürüyor. Kendimi çoğu zaman gülerken bulsam da bu boşluk muhakkak bana kendini hatırlatıyor. Yerini doldurmaya çalıştığım şeyler sadece günü kurtarıyor. Ya da haftayı..
Sonrası? Yine aynı durum.
Bu boşluk bende her şeyi uçta yaşamama da sebep oluyor. Sevdiğim şeyleri çok sevmek,alıştıklarımdan vazgeçememek, üzüldüğüm şeyleri büyütmek, bazı şeyleri takıntı haline getirmek gibi.
Kendime tahammül etmekte zorlanırken bi başkasından bunu beklemem de giderek zorlaşıyor haliyle..
bu başlığın bir işe yaramadığını bilsem de dönüp arada kendime bi bakmak için yazmak mantıklı geldi.