erkek doğasına uygundur, itiraz yok.
ben kendi kanunuma* bakarım arkadaş. bakalım.
islam'da çok eşlilik var mı? var. 4'e kadar müsaade.
bu bir hediye midir yoksa ruhsat mıdır? ruhsattır. kafana göre kullanamazsın.
ama diğer karının izni olmadan evlilik yapabilir misin? yaparsın, geçerlidir de. vallahi öyle yazıyor ilmihalde.
ama hadis vardır: "iki zevcesi olup da birine tamamen meyledip diğerini ihmal eden kimse, kıyamet gününde, bir yanı felçli olarak gelir." (ibn-i Mace, Nikah, 47; Mişkâtü l-mesabih, 2/196)
şimdi bizim türk erkeği niye ikinciyi alıyor bakalım.
eskilerin deyimiyle "yüz eskimesi" denen şeyden dolayı. yani ilk eş bir süre sonra yaşlanıyor, adama güzel gelmemeye başlıyor. erkeğin doğası, peki.
şimdi bu dünya imtihan dünyası, elimiz ayağımız var, el ve ayağı kullanmak serbest; ama hırsızlık yapmak yasak.
cinayet yasak.
ama el kol serbestti hani, elimle kolumla hırsızlık yapıyorum ben? değil işte.
bakalım allah'ın elçisi ne yapmış? kur'an-ı kerim kitabımızdır elbet, öğretenimiz de peygamberdir neticede.
en iyi örnek şudur ki, allah'ın elçisi zorunlu hal dışında 2.ciden sonra evlilik yapmamış bu bir gerçek.
ama asıl anlatmak istediğim şu:
bilindiği gibi efendimizin kızı fatıma annemiz, efendimizin amcaoğlu hz ali ile evli idi.
hz ali bir gün geliyor, ikinci hanımı almak istiyor.
ilk hanımı olan fatıma annemiz ise karşı çıkıyor. bunu öğrenen babası efendimiz ise hz ali ile konuşup bu isteğinden vazgeçiriyor onu.
neymiş? hanımdan izin alman şart değil evlilik için, ama eşini üzmemek de zorundasın.
ikinci ve en önemli husus; kayınpederinin bu hususta sana karışma hakkı vardır!
öyle olmasa; efendimizin şöyle yapması gerekirdi:
kızını karşısına alıp, bunun kocasının doğası gereği olduğunu, itiraz etmemesi gerektiğini söylerdi.
ama o kızının ve evliliğinin saadeti için mantıklı olanı yapmış ve damadını vazgeçirmiş.
ey ademoğlu, peygambere yaklaşmaksa niyetin otur iki düşün: sen baba olsan, damadının kızının üzerine keyfi ikinciyi getirmesine razı olur muydun? bu sorununun cevabından zerre şüphem yok.
şu var; iki veya daha çok zevce durumu bulunduğunda (mecburiyetten de olmuş olsa bile) eşit davranmakla mükellefsindir o hanımlara. halbuse günümüz ağaları, ilkinden sıkıldığı (yüzünün eskidiği) için ikincisini alıyor. ikincisi ve sonraları daha genç ve güzel hanımlar oluyor. e doğal olarak bu hanımlara daha çok meyledecektir bu erkek; ki bu eşitsizliğin vebali oldukça büyük.
ne konuda erkek eşitliği sağlamalıdır? "eşler arasında davranış, geceleme, adalet, giyim, ihtiyaçları giderme ve diğer konular" Aksi durumda ise nikahın geçerliliğine mani olmasa bile adaleti tesis etmediği için günaha girmiş olur. Eğer bu şartlara riayet etmezse haram işlemiş ve kul hakkına tecavüz etmiş olur.
* "Allah, Kuran-ı Kerimde birden fazla evliliğe müsaade etmiştir. Ancak adaletli olunamayacak durumlarda tek evliliğin yapılmasını istemiştir. Bu nedenle gerekli olmadıkça birden fazla evliliğin doğru olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Çünkü birden fazla evlilik durumunda eşit davranmanın nerdeyse imkansız olduğunu, en azından çok zor olduğunu ve her erkeğin işi olmadığını görmekteyiz."
çok afedersiniz, bundan sonra sıkıyorsa buyrun getirin ikincileri üçüncüleri.
ek bilgi olarak; nikah kıyılırken kadının, üzerine ikinci eş getirilmeyeceğine dair şart koşma hakkı vardır. böyle bir şart var ise erkeğin kıyacağı ikinci ve diğer nikahlar geçerlidir fakat ebali büyüktür, kul hakkına girmiş olur. bilinir ki hac ibadetinde bile affedilmeyen günahtır bu kul hakkı.
not: bu entry enderun sevgiler müstear isimli yazara cevaben ve ithafen yazılmıştır. bilgilerimi tazelemem hususunda bu mevzuyu bana hatırlattığı için kendisine teşekkürü bir borç bilirim. *
