fyodor mihailoviç dostoyevski'nin 1861-1862 yılları arasında 'vremya' adlı dergiye yazdığı anıları. 'alexander petroviç' karakterinin başından geçmiş gibi okuruz anıları, kendi tabiriyle; ölüler evinden sahneleri. bilinmesi gereken şey ise, alexander petroviç kimliğinin arkadasındaki kişidir. çar petro'ya ihanetten yargılanan genç dostoyevski, sibirya'ya sürgüne yollanır 1849 yılında. 'ölüler evinden sahneler ise' bir kurgu değil, bizzat genç dostoyevski'nin hayatından anılardır.
bugüne dek birçok yayınevinden, yaklaşık 7-8 kez okumuşluğum var kitabı. akim akimiç ve bakluşin karakterleri derince izler bırakmış zihnimde.
'...ama insan yedi canlıdır! insan her şeye alışan bir yaratıktır ve sanırım bu onun en iyi niteliğidir.' cümlesi ise hiçbir zaman aklımdan çıkmamak üzere yer etmiştir. okuyunuz, okutturunuz.