Tartışmaya konu olacak Karadeniz'in patlama riski (bu ihtimal vardır ama sanıldığı gibi atom bombası, konvansiyonel bomba gibi bir ses ışık şok dalgası etkisi yaratan bomba gibi değil de kimyasal bir silah gibi olacak) için bir önlem düşünülüyorsa bu kanal yapma ile olamaz.
Aksine, Karadeniz'in doğal dengesini bozacak; su hareketini akıntının doğal dengesini bozacak bu tür projeler felaketi tetkikler.
Yellowstone malûmunuz, Amerika için göktaşı meteor tehlikesi ile yellowstone patlaması karşılaştırma yapılınca asıl tehlikenin yellowstone olduğuna tüm bilim adamları hemfikir oluyor.
Yellowstone da kurulacak jeotermal santraller ile (sadece su buharı basınç ile değil, magma sıcaklığı ile de) elde edilecek elektrik enerjisiyle patlama riskini azaltmak, basıncı düşürmek, muazzam enerjiden faydalanmak yoluna neden gitmiyorlar?
Bu konuların ABD'de tartışılmadığını mı sanıyorsunuz?
En fazla 10.000 metre gibi bir ortalamada yer altında olan magma tabakası yeraltı sularını ısıtması, yeraltı gazları ile ortaya çıkan muazzam güç doğal oluşumlara meydana gelen baca yarıklardan atılarak yine doğal bir stabil durum yaratılıyor.
Buna yapılan her müdahale veya soğutma (magma olan bölgeye su basılması da tartışıldı) enerji için yapılacak tesis sondaj vb işlemler magma üzerinde olup magmayı tutan baskılayan doğal plakada ilerde daha büyük çatlak yarılma sonunda geri dönüşümü imkansız kuzey Amerika en iyi senaryo ile Wyoming Montana ıdaho eyaletlerinde insan yaşamı imkansız hale gelmesinin kaçınılmaz olacağı ortaya çıkmıştır.
Bu durumu alın Karadeniz'e uygulayınız.
Uzun uzun anlatmadan, özet olarak: Karadeniz %90 anaerobik bir özellikte, adeta hidrojen sülfüre doymuş bir dip suyu olan ve çok da derin olmayan yapısı, deprem bölgesinde, iklimsel olarak hırçın bir yapıda olan, her an bir doğa olayı ile devamlı hırçın ve çalkantılı denizin alt üst olması varken kalkıp kanal alıp su devinimine müdahil olma her halde benim gibi cahillerin savunacağı durumdur.
Öyle ya, Marmara gibi can çekişen bir iç denizin ölümünü hızlandırmak en iyi sonuç olur.
Biraz aklımı kullanmak zorunda kalsam Karadeniz'de olan bu tehlikeyi (aslında nimet demek lazım) deniz de petrol platformları kurar gibi yapılar ile suda ki hidrojenin enerjiye-elektriğe dönüştürmek için çalışmalar yapılmalı derdim.
Bu daha az (Kanal istanbul'a göre) maliyetle yapılabilir ki; bunun çalışmaları 1-2 üniversite de yapıldı.