ıssız adam

entry949 galeri video3
    101.
  1. alper'den hoşlanmadım film boyunca, nesin olum sen en fazla yaşadığın birkaç farklı fantezi, birkaç biseksüel ilişki, ama 'alta yatmadan'.. busun işte sen. sanki izleyicinin görmediği zamanlarda ,dünyayı sırtında taşıyor, cia için geceleri adam öldürüyor. nedir bu haller? olmamış çağan ırmak.

    karda donuyorsun..cart curt... diye bir cezmi ersözvari cümle var. filme gitmeden önce herkesin facebook veya msn statusu olunca bu cümle, merak ettim nerde nasıl kullanılmış diye.

    ada, sana bişey söylüycem alper diyor sonra da bu cümleyi söylüyor. o ana kadar hafif üzgün görünen alper, yıkılıyor. ne olum bu şifre mi verdi bir cümleyle sana? ne bu haller. bu cümleyi duymamak için mi yaşadın bu güne dek? olmamış çağan ırmak.

    romantik komedi ve dram karışımı bir film olduğunu duyunca daha çok umutlanmıştım. türkiye'de az sayıda denenen bu türde, benim için babam ve oğlum ve mustafa hakkında herşey'den torpilli çağan ırmak'tan daha fazlasını bekliyordum bu filmde. ama çapı gördüm, beklemem artık.

    alper ada ile uyuyor bir gece, pat diye kalkıyor sonra, tamam diyorum gizli görevini öğrenicez artık, gidiyor bir orospunun evine tam girecekken girmiyor içeri, dönüyor. toplam 15 saniye ya var ya yok. ama bu önceki hayatına duyulan bir anlık özlem ve ada için bundan vazgeçişle alakalı en ufak bir duygu aktarımı var mı? o da yok. 15 saniyede vay be helel olsun adama diyor izleyici. e hani bunun duygusu çağan ırmak? olmamış.

    ada'dan ayrıldıktan sonraki tripler ise beni filmden iyice uzaklaştırdı. yok sahile gidip ferrrarisini satan bilge gibi dolaşmalar, kız çocuğuna bakıp bakıp içlenmeler, bildiğim tüm klişeleri geçireceksin sandım sayın ırmak?

    hele gözümüze gözümüze sokulan diş macunu kutusu ve içinden çıkan bilekliğe yüklenen edebiyat baydı, terletti beni salonda.ha bir de yastığın kokusu edebiyatı var. hep aynı mı kalırmış kokular? olmamış...

    ayrıca şef garsonun alper'le merdivenlerde birlikte şarap içtiği sahnede, abi sana bişey söylüycem dediği anda, maaşına zam ya da işten ayrılmayı isteyeceğini düşünmeyen varsa özelden mesaj atsın. bu çok önemli değil ya neyse.

    canımı sıkan, olmamış dediğim bir sürü detay daha var. hiç mi beğendiğim bir şey yok? her ne kadar klişe de olsa doğum gününü unuttuğu anda restoranda kimseyi göremeyince, - ada'dan da henüz ayrılmışken- yalnız kaldığını sandığı için yaşadığı korku sahnesi çok hoşuma gitti.

    bir de ada'nın yüzüme bak, dediği sevişme sahnesi hoşuma gitti. o sahnede de daha fazlasını bekledim. sevdiğin şeyleri hayal et dediğinde.

    herneyse çağan ırmak film çekmeye devam etmeli bence gibi saçmasapan cümlelerle bitirmeyeceğim bu entryi, banane.

    çağan ırmak'ın görselliğini de ayrı bir entryde konuşuruz çünkü onu da beğendim. renkler, doygunluk harikaydı.

    ama bundan sonra çağan ırmak'ın yeni filmini ıssız adam'ı beklediğim gibi beklemeyeceğim ne yazık ki. özeti budur.

    edit- eklemeden edemedim: kızın biriyle seviştikten sonra cigara içiyorlar yatakta sonra "ben seni bırakırım" "bu saatte nasıl gideceksin" "yarın toplantım var" "bu kafayla nasıl gideceksin" gibi cümlelerin ardından müzik falan giriyor, alper annesini arıyor. o da ne? iskenderun'da çaylar içiliyor, çocuklar falan herkes ayakta. saat 20.00- 21.00 civarları tahminen. öyle bir hava var. e az önceki diyaloglar ne.
    9 ...