yağmurlu bir akşam vakti otobüste sıkış tepiş yerleşmiş insan kalabalığı orta grupta bir grup genç kızın yüksek sesle diyaloglarına kulak vermektedir. " haberiniz yok mu yaaaaa barkıt sarkıttan ayrılınca gitmiş evlerinin karşısındaki duvara kıro gibi yazılar yazmış" "huuahaahahaaa" formunda ilerleyen diyaloğa hemen önlerinde oturan yaşlı teyze müdahale eder..." çocuklar susun artık ya kafa bırakmadınız terbiyesizliğin ne lüzmu var" gençler " aaaa şuna bak terbiyesiz diyoooo senden mi öğrencez biz terbiyeyi". " ailenizden öğrenseymişsiniz keşke hale baksana hiç aile terbiyesi almamışsınız siz", " sen kendine bak yaşından başından utanmadan ona buna sataşıyorsun" derken otobüste bir mırıltı vücuda gelir ama tartışma devam eder. "utanın utanın anneniz yaşındayım." "anne filan karıştırmasana ya tamam sus sende" derken teyze son bir nefesle "ayol çingene bunlar" demesine kalmaz arkadan gür bıyıklı bir amcabey "çingeneleri ne karıştırıyon sen yaaaaa" otobüsten bir ses daha "bilader sen karışma", " be karışmıcam baksana karıya çingene filan diyor ne görmüş çingenelerden" teyze;"kardeş ben öyle demek istemedim" kızlar" herkes biliyor ne demek istediğini" kilometrelerce süren bir tiyatro sahne almıştır ancak birkaç kilometre sonra darksideofthepink inmek zorundadır.
