kürtlerin aile serbestisini tanımlayan özgürlük şeklidir.
ibretle okumanız dileğiyle;
"Çocukların sokakta çalışma süreleri 10 saatten fazladır. Ancak bu koşullara ,işin türüne ve mevsimlere göre değişkenlik göstermektedir. Simit satan çocuklar sabah erken saatlerde sokağa çıkmakta ve simitler bitene kadar çalışmaktadır. Su satan çocuk günün sıcak saatlerinde kalabalık ortamları beklemektedir. Ayakkabı boyacıları sabah veya akşam işe gidş dönüş saatlerini kollamaktadır. Sokakta çalışan çocuklar evden kendilerinden beklenen parayı kazanana kadar sokakta kalmaktadırlar. Çocukların en çok parayı istanbul da kazandıkları ve diğer şehirlerde çok düşük paralar kazandıkları görülmektedir."
bu paragrafta özellikle dikkat edilmesi gereken cümle şuydu; "kendilerinden beklenen parayı kazanana kadar". devam edelim;
"istanbul sokaklarında çalışan çocukların memleketleri sıralamasında en büyük oran Ağrı ,Mardin ;Siirt ,Diyarbakır ,Bitlis ve Kars illerine aittir.Bu aileler ağırlıklı olarak son 5 yıl içerisinde istanbul a yerleşmeye ve çalışmaya karar vermişlerdir. Bunların % 32 si sadece son 2 yıldır istanbul dadır. (Karatay 1999) Aynı araştırmada ailelerin birbirinin akraba veya hemşerilerinin yanına geldiği görülmektedir. Örneğin Mardin Dargeçit ilçesinden insanlar Tarlabaşının ucuz evlerini görmüş vr hrpsi buraya yerleşmeye başlamıştır. Araştırma sonuçlarına göre bu bölgede Mardinliller (%46) en büyük grubu oluştururken bunu Siirt Eruh ilçesi ve Batman dan gelen aileler izlemektedir. Karatay sokaklarda çalışan çocukların % 18 inin ailesinin yanında olmadığını , bu nedenle arkadaş ,hemşeri ,kardeş grupları halinde istanbul a sokakta çalışmak üzere geldiklerini ve pansiyon türü bekar evlerinde kaldıklarını, bekar evlerinde kalan çocukların % 38 inin Ağrı ,% 28 inin Kars tan geldiğini tespit etmiştir. ilik ve Türkmen (1994) de yaptıkları çalışmada çocukların yaklaşık yarısının (%42.86) bekar evlerinde ,% 33.52 sinin aile yanında ,%22.53 ünün akraba yanında kaldığını saptamışlardır."
"Yılmaz ın (1998) de yaptığı saha çalışması sokakta çalışan çocukların uçucu madde kullandıklarını göstermektedir. % 83.6 sı uçucu madde kullanmaktadır. Bunların % 65.5 i tiner, %23.6 sı tiner ve bally, % 59.1 i bali, % 1.8 tiner, bally ve hap kullanmaktadır. Tiner ve bally kullanan çocuklar, ceplerindeki ya da kemerlerinin altındaki plastik şişelere koydukları bu maddeyi kullanmak için beze döküp kokladıklarını göstermektedir."
"Konanç (1992 ) de Ankara da okula giden çocuklar arasında çalışanların oranını belirlemek amacıyla 6-15 yaş arası 665 kişiye yaptığı ankette çocukların % 21 inin düzenli çalıştığını ve büyük oranda sokakta çalıştığını tespit etmiştir. Her gün çalışanların oranının % 37 olduğu görülmektedir. % 70 i günde 8 saatin üstünde çalışmaktadır. Çocukların sokakta çalışırken fiziksel istismar başta olmak üzere istismara maruz kaldığı, cinsel istismarında görüldüğü, istismarcıların büyük çocuklar olduğu saptanmıştır."
son paragrafta cinsel istismarın büyük çocuklar tarafından küçük çocuklara uygulandığını okudunuz umarım. geçelim;
bütün istatistikler okunduğunda anlaşılan odur ki; sokakta çalışan çocuklar kürttür. çalışma sebepleri kendilerinden talep edildiği kadar eve para getirmeleridir. bu parayı kazanırken uyuşturucuya alışmaları, fiziksel ve psikolojik hasar görmeleri ebeveynleri için herhangi bir gocunma vesilesi değildir.
hatta bir çoğu çalıştırılsın diye evladını küçücük yaşta istanbullara göndermektedir. bu oran %70 in üzerindedir. peki bu "genelleme de" türklerin oranı kaçtır? evet; yoktur. bunu yapanlar kürtlerdir. evlatlarını 10 yaşındayken başka şehre bekar evlerinde kalmaya gönderen, onların başında durmayıp tinerci, balici olup çıkmalarına sebep olanlar.
bu; genelleme değil, buz gibi hatta kol gibi gerçektir. isteyenin zoruna, isteyenin borusuna gitsin. istatistiklerin teyidine DiE* den ulaşılabilir.
editörün notu - konu dışı bilgi : adilik, karaktersizlik ve şerefsizlik gerçeklerin üzerini bir takım propagandalarla örtmeye çalışmak, dezenformasyon yapmak ve gerçekleri manipule etmekle olur, acıtasyon ve garibanizm ile yapılanlara kulp takmayla olur; tribünlere oynar gibi insanların vicdanına oynamakla olur. genelleme yapmakla olmaz.
