yarı yarıya doğru önerme. ya da yarı yarıya yanlış.
takdir edersiniz ki osmanlı en geniş zamanlarında bir imparatorluktu ve osmanlı'nın ortak bir milli kimliği yoktu. bu nedenle, avrupa'da milliyetçiliğin ortaya çıkması ve ulus devletlerin çoğalması osmanlı'nın yıkılma nedenlerinden birini oluşturur. çünkü osmanlı tek uluslu bir devlet değildir. tek bir ulusun yönetiminde olduğu bile hala akademik bir tartışmadır. tek uluslu bir devlet olarak başlamıştır. ki bi de, evet belki tüm padişahların babası bir türktü ama ya anneleri? ki ismi kayıt altında olan annelerin milliyetlerine baktığımızda sanıyorum bir türk'e rastlamıyoruz, ilki hariç. ha babanın türk olması bize yeter diyorsanız, fazla diyebileceğim bir şey yok.
osmanlı'nın devamı olarak türkiye kabul edilir, ama bilirsiniz ki lozan'da osmanlı'nın borçlarını sadece türkiye ödememiştir. çünkü osmanlı'nın yıkılışından sonra sanıyorum yirmiden * fazla devlet ortaya çıkmıştır ve herkes kendi payına düşeni ödemiştir. ben bu durumun biraz da osmanlı'nın başkenti'nin tr'de kalmasıyla alakalı olduğunu düşünmekteyim. bunun yanı sıra türklere karşı olan nefretin, osmanlı hatıraları aracılığı ile yaşatıldığı komplosunu da kurmadan edemiyorum açıkçası. ki bu durum, ermenilerin sözde soykırım için, lan bu dingil osmanlı yöneticiler tr'ye kaçtı, suçu osmanlı olarak işlediler ama cezasını tr çekecektir, demelerine de yol açıyor bi yerde.
avrupa, osmanlı devletini türklerden tanır, çünkü osmanlı'da ordu türktü. osmanlı savaşarak toprak elde eden bir devletti, dolayısıyla askerleri ülkenin temsilcisi olarak görebiliriz ki nitekim avrupa'nın halkları osmanlı'yı askerlerden tanıdı. aslında sadece avrupa değil tüm dünya osmanlı'yı türk ordulardan tanıdı. bu nedenle avrupa'ya göre osmanlı türktür. hazır gelmişken, ekşi'de bu konuyla alakalı bir görüşü, katılarak yinelemek istiyorum, türklerin ticarette gelişememesinin nedeni osmanlı'da devamlı askerlikle uğraşmalarına verilir. ki osmanlı'da hatırlayın, ticaretle uğraşan milletler, daha çok rumlar, ermeniler... ki ermeniler, osmanlı tarafından değerli milletlerden biri olarak kabul edilmiştir ki yönetim kademelerinde de kendilerine rastlarız. bu arada, bu diğer kıymetli milletler istanbul'un/ders-i saadet'in/stanbul'un en güzel köşelerinde yaşarken, asya'dan göç etmeye devam eden türk boyları fazla köylü bulundukları için sınırlara sürülürler, hımmmmm...
osmanlı'da, imparatorluk zamanlarında devlet adamı olabilmeniz için farsça, arapça bilmeniz gerekirdi. bakınız divan edebiyatı, türkçe ile uzaktan yakından alakası yoktur. türkçe, osmanlı'da ezilen dillerden biriydi. öncelikle anadolu'da yoğunlukla yaşayan halkın diliydi ve ozanlar aracılığı ile günümüze kadar taşındı. onun dışında osmanlı için, kabul etmek gerekir ki fazla özel bir dil değildi. benim güzel türkçem, osmanlı'nın arapça ve farsça kelime yığmasına rağmen yaşadı, diyebiliyorum hatta.
ama tabi bu entarinin amacı osmanlı düşmanlığı yapmak değildir. osmanlı devletinde türkler, sevgili atalarımız, osmanlı askerleri sevgili atalarımız, elbette ki osmanlı'daki kalabalık topluluklardan bir tanesiydi, çok iyi askerlerdi, osmanlı'ya toprak kazandırdılar ve yönettiler de, çok iyi yöneticilerdi. ama bu durum osmanlı'yı tamamen türk yapmaya, bence, yetmiyor. başlangıçta bir türk devleti olarak kurulduğunu ama sonra çok uluslu bir devlete dönüştüğünü, önemli yönetim kadrolarında devşirmelerin bulunduğunu, türk demeye çalıştığımız osmanlı'nın türkçe bile konuşmadığını ve osmanlıca'nın apayrı bir dil olduğunu, osmanlı fethettiği/ya da işgal diyen taraftaysanız işgal ettiği yerlerdeki milletleri herhangi bir milli kimlik altında toplamadıklarını falan... bir düşünürsek...
bu arada osmanlı; kuşkusuz muhteşem bir devlet, yedi asırlık bir hayat... çekildiği toprakların şimdilerde kan gölüne döndüğü ve osmanlı zamanındaki gibi yönetilmesinin neredeyse imkansız olduğu düşünülmekte. bu arada padişahların sanırım fatih'ten sonra, emin değilim, bir kutuda yetişmesi, sarayın entrika yuvası olması, zamanla verilen kapitülasyonlar ve teknolojinin dini nedenler bahane edilerek takip edilmemesi, fethedilen yerlere kültüren de yeterince yerleşilmemesi ** ise bu dev imparatorluğun en falsolu yanları. ki osmanlı'nın özellikle biz türkler için hala bazı sırlar barındırıyor olması da unutulmamalı. nereye geleceğim, osmanlı türktür diyen elemanların hangi osmanlı'yı nasıl örnek aldıkları bence çok önemli. sevr'i imzalayan ve türklerin anadolu'nun derinliklerine gömülmesine seyirci kalan osmanlı'nın lozan'ı imzalatan türkiye ile uzaktan yakından alakası yoktur netekim! *
ben bu entariyi, mualla olarak, siyasi tarih ve özellikle osmanlı tarihi bilen değerli tarihçi adayı arkadaşlarımın dürtüklemelerine göre güncelleyebilirimzi. *