Yırtık dondan çıkıp,
çıktığı gibi geriye çekilen istek. Ben derim ki bize tc kimlik nosunu verdiklerinden bu yana damgalandık. Varlığımız tamamiyle zapturabt edilerek pasifize edildi. Her şeyi bırakıp gitsen bile tek kuruş alacağı var ise devletin; peşine takılacak, tek kuruş için bin lira harcayacaktır. Esasında buraya başka bir şey demek için geldim de insan başlığı görünce bir an kendi konumuna ve biçareliğinden dem vuruyor.
-Şüphesiz ki yazar ne yazarsa yazsın döner dolaşır kendini yazar- (günün sözü)
ben buraya niye çıkt... Yok bu o değil. Ben buraya niye geldim? Şunu demek içün: nereye giderseniz gidin, kafanızı emanet edeceğiniz bir emanetçi olmadığı sürece hiçbir işe yaramayacak. Black mirrorca geleceği tasarlayın: gitme isteği nüksediyor. "Emanetçip"e gidiyorsunuz. Sözleşme imzalayarak, zihninizi kiralık kasaya teslim ediyorsunuz. Zihninize şifre koyup, o arada size gittiğiniz yerde lazım olabilecek birtakım zihinsel aktivite ve hatıraları çipe yükleyerek, canınız çektiğinde bileğinizden okutuyor ve zihninize yüklüyorsunuz. Ne kadar fantastik bir polyannacılık değil mi? hatıranızdan ucubeleri yokluğun kuyusuna atıp hafiflediğinizi bir düşünün!
Aniden gelen aniden gider, demlenmişi geldiğinde gemiler yakılır. Her insan ziyad olabilir ama tarık bin ziyad olamaz.