Katıldığım bir önerme. erkek geç olgunlaşır ve evliliğin çocuğun kıymetini 30 undan sonra anlar, ona iyi bir baba olması için kendisini geliştirmesi ve olgunlaşması gerekir, aynı zamanda hayatı da her yönüyle yaşamış doygunluğa ulaşmış bir erkek 30 undan sonra meydana geliyor öyle ağaçtan düşmüyor bu erkekler.
25 yaşında evlenen ve aynı yıl baba olan ebeveynlerin çocuklarını son 20 senede görüyoruz ülkede, halimiz ortada. Çocukları hatalarıyla birlikte büyüyor, aynı hatalarla birer yetişkin oluyor, çocuklar güme gidiyor, aynı hataları çocukları da yapacak. Kendi küçük dünyalarını da çocuğa aşılıyorlar bir nesil daha kaybediyoruz. Kadın da erkek de 30-35 den sonra 40 a doğru evlenmeli ve illa çocuk düşünmemeli. Kimse kusura bakmasın, oğlumun evliliğini göreceğim, onunla birlikte spor yapacağım diye dünyaya daha kendim olgunlaşmadan, kendi hatalarımı göremeyecek kadar büyümeden bir can getirmeye niyetim yok. Bu kadar küçük düşünmüyorum, bir evlat kolay büyütülmüyor, en azından kaliteli büyüsün ben evlendiğini göremeyivereyim yani ne olacak. Çocuğu evliliğin harcı gibi gören bir ülkede aşk çocuğu beklemiyorum sizden ama bu işi biraz daha ciddiye alın be arkadaş. tavuk gibi ürüyorsunuz kaliteden eser yok. Evlilik kurtulsun diye çocuk mu yapılır, böyle acınası bir oluşumdan doğan çocuk kral olsa ne yazar, Nobel alsa ne yazar. Sonra bu ülke niye gelişmiyor. Elin Avrupalısı para veriyor vatandaşı çocuk yapsın diye, bizim orta doğulular tüm dünyayı saracak bu gidişle.
Adamlar akın akın gelen orta doğulu nüfusundan yıldılar son 7 senede, Avrupası amerikasında komple "sağ" siyasi örgütlenmeler destek bulmaya başladı, kapıları kapatacaklar yakında orta doğunun kof esmerleri doluşmasın ülkemize diye.
işin bir başka yönü erken baba olan anne olan insanların penceresi hep küçük, yaşam amaçları aslında basite indirgediğinizde bir kediden veya köpekten farksız, hayvanların temel yaşama amacı üremektir, kısırlaştırmadığınız sürece hayvanın karnı toksa tek amacı vardır dişi bulup çiftleşmek ve çoğalmak. Doğa türlerini böyle koruyor bu en temel içgüdüyü yaşamlarının amacına koymuş. iyi de kardeşim sen insansın düşünen bir hayvansın bu senin hem ödülün hem eziyetin. Senin soyunun tükenme problemi de yok, karınca gibisin. Hangi amaçsızlıkla ve zayıflıkla yaşama amacın "çocuğa indirgenebiliyor ? Bu kadar basit mi senin için yaşam? doğup büyüyorsun meslek sahibi oluyorsun ve daha 30 olmadan evlenip bir çocuk yapıyorsunuz, geri kalan yıllar o çocuğun eğitimi okulu büyümesi için çalışıp borç ödemekle geçiyor? Bu kadar mı yani bu mudur ? Böyle deyince de yaşlanınca bize bakar evlat diyorlar. Yaşlılığı garantiye almak için dünyaya çocuk getirmek. Evliliği kurtarmak için çocuk yapmak. Resmen modern insanın kibrinin bir yansıması gibi değil mi.
Şimdi şunu sorabilirsin "bizim anamız babamız eskiler hep genç evlenmiş ne zararını görmüş" ?
bunu da açıklayayım ; O zamanlarda ne toplum böyleydi ne de geçim bu kadar çetrefilliydi. Üstelik nüfusa ihtiyacı vardı toprakların. Mahalledeki herkesin birbirini ismen tanıdığı yıllardan bahsediyorum. ğretmenin öğretmen olduğu, köy enstitülerinin kapatılmadığı, köylünün köyünde şehirlinin şehirde yaşadığı daha homojen bir dünya hayal edin. Böyle bir toplumda ve zamanda çocuk yapmayı yukarıdaki gibi değerlendirmenize gerek kalmaz.