cinselliğin (!) sadece kapı ve anahtar deliğinden ibaret görülen dünyasında, kapı ardındaki koca dünyanın karanlık dehlizlerinde ikamet eden bdsm, insanın karanlık tarafında yer almaktadır. ay'ın karanlık tarafı ya da buz dağının görünmeyen derinselliği. insan, bu pencereden bakıldığında, vitrinde görünen bir bakraç suyun içindeki derin kuyuyu temsil etmektedir.
bu üç başlı ateş püsküren ejderha'nın ruhsal ve duygusal başları ateş püskürmez. çünkü bdsm kodlamasının toplumumuzda ruhsal ve duygusal yönü çokça barizdir. filmler, diziler, şarkılar, magazin, haberler... nereye bakarsanız bakın ruhsal bir çöküntü ya da nemrutluk göreceksiniz.
ejdarha'nın ateş püsküren başı, kabaca en çok bilinen sadizm ve mazoşizm'i ile mahremiyetini koruyan 'tensel' boyutunu temsil eder. sokağa düşen sadistlerin ellerinde kamçılar, halatlar, mumlar, kelepçeler vs. bir de buna mukabil mazoşist bir birey. sonrası sokak tekerlemeleri.
tekerlemeler cinsel birleşme doğasını işlese de bir sadist ve mazoşist ilişkisinde ana unsur cinsel birleşme değildir. mazoşist: sadist duyguları besleyen, sadizmi öven ve yücelten, acıdan haz alıp acıyı mutlak mutluluk ölçütü olarak kabul eden kişi. bu içselliğe cevap veren sadistin temel ülküsü acı verme hazzıdır. birleşme ejdarha terbiyecisine ve çekilen çizgilerin berisinde alınan ortak kararın temelindedir.
hakimiyet ve teslimiyet, disiplin ve hüküm, acının katmanları, bağlılık, bağımlılık, düşkünlük, eziyet... tüm uygulamalar ortak karara bağlıdır, ortak karar bağlayıcıdır, ortaklık dairesi içindedir. çizgilerin içinde ve dışında karakter ikilemi vardır. çizginin içinde olan orada kalır, çizginin dışında yaşanılan içeriye alınmaz.
insanın karanlık tarafı ile sahne almasına kabaca "bdsm" denir.
ve ayrıca o kadar çok şey var ki; derya gibi. yüz yüz bitmiyor. insanın balık olası geliyor. sadist bir balık. mazoşist bir balık ol sen de.
bdsm, yaşam stili ve yatak fantezisi olarak işler, desen desen konumlandırır kişiyi, meşrebince ona harf bağışlar. b.d.s.m.
