bir manyağın söylenceleri

entry3 galeri
    1.
  1. baklayı ağzında, aklını beyninde tutamamış bir manyağın hikayeleridir. dede vendet gene söylemiş, görelim hanım ne söylemiş:

    mutluluk da, şanssızlık da, saçmalık da, absürtlük de birbirini aynı kanaldan kovalayan, silsile halini alan hadiselerdir, bunca tecrübemden sonra böyle inandım, böyle sığındım, senin her şeye gücün yeter. amin.

    misal naklen olmasa da, yakın tarihten dumanı üstünde bi örnekle destekleyeyim savımı. arkadaşımın evine gitmek üzere bindiğim otobüse adımımı atmamla ilk halkayı bağlamam bir oldu baba, uzattım parayı muavine:

    - bi kişi alır mısınız?
    - aleyküm selam..

    tıpıff.. bu ne lan?

    muavinin enteresan bi herif olduğunu anlamam itibariyle civarda ayakta takılmaya karar verdim, harbiden de tahminimde yanılmadığım çıktı bilahare. herifte bir paso aşkı var abi, herkese soruyor, pasosu olmayan öğrenciyi de resmen atıyor otobüsten. kimisi tam bilet alıp oturuyor öğrencilerin, kimisi söylenerek iniyor, söven de var. gerizekalı diyeni mi araan, aptal yaa diyeni bi buluuun, vallahi "hoşşik" diyen ite de sen değil ben şahit oldum amınüm.. yalnız bu hadiseyi tartışma haline getiren öğrencilerin seçtiği çok yanlış bir argüman var ve uzun zamandır gözlemliyorum, internet kullanıcılarının nispeten daha entelektüel olma "iddia"sında bulunduğu sözlük ortamlarında da aynı savunmaya girişildiğini görüyorum. diyorlar ki, vay efendim "elimizde kitaplarımız var öğrenci olduğumuz belli olmuyor mu?", sonracığıma söyleyim "üstümüzden başımızdan belli olmuyor mu, ben manyak mıyım da pantolonun gri, ceketin lacivert olarak seçildiği bir takım elbise kombinasyonuyla karının kızın cirit attığı ortamlarda takılayım" vesaire vesaire. hayır benim gerizekalı çocuğum yanılıyorsun. o indirimli bilet hadisesi öğrenciler için değil, "paso sahibi öğrenciler" içindir. bu ayrımı fark edemeyip aksini iddia edenleri ve halkçı refleksine rağmen seçtiği yanlış argümanı yaldır yaldır savunanları artık erkek kız olduğuna bakmaksızın fordlayacam. vazgeçtim fordlamayacam. ama tepkimi vericem.(abi bu "ben tepkimi verdim adamları"nı bilir misin? bu nasıl bir özgüvendir ben anlamıyorum. senin tepkini kim sikler ya? hee kurtardın vatanı dürzübaş alyon..)

    enteresan muavinin yorgun argın okuldan çıkmış gariban öğrencileri tek tek siktir etmesini izlerken, otobüste ara ara yalpalıyordum, çünkü şoför birkaç kez üst üste ani fren yapmıştı. otobüsteki kimseden çıt çıkmasa da aldım abi o gerginliğin kokusunu. yaklaşık bir dakika sonra şoför abi bi fren daha kökleyince, tepki denen şeyin ete kemiğe bürünüp meksika dalgası gibi cümle otobüse yayıldığını naha bu gözlerinen gördüm:

    - (ara sıra misafir falan gelince bir sigara tellendiren ev hanımı) şoför beey, ama lütfen yeter artık!
    - (ilk tepkiyi vermeye götü yemeyen, yıllardır müdür yardımcısı olmayı hayalleyen ve hala bu ümidi beton gibi sapasağlam duran ilkokul öğretmeni adam) ama artık dikkatli kullan arkadaşım, bak burda insanlar..
    - (iller bankası'ndaki odasında kapıyı kapatıp kağıt oynayan, aslen gayet şakacı, futbol hastası (koyu beşiktaşlı), diksiyonunu sadece karıları etkilemek için kullanan bi abi) olmaz böyle, olmaz ki şoför bey kardeşim..
    - (kalabalığın kendi tarafında olduğunu bilmenin verdiği güvenle, yıllardır bu anı bekliyormuşçasına, sıfatından sosyal demokrasi akan ptt emeklisi amca, arka taraflardan, adeta yıllar yılı ezilmişliğini kusarcasına haykırarak) şerefsizsin sen!

    hahah. noluyo lan, bu nasıl bi otobüs? enteresan muavinin çabaları ve şoförün ılımlı yaklaşımlarıyla hadise çözülmüştü fakat, ben hala otobüsten inmemiştim:

    - (tersim döndü, en az yüz kez gittiğim yeri karıştırdım, ankara cebeci inönü stadı'nı kastederek) pardon, inönü stadı'na nasıl gidebilirim?
    - 19 mayıs mı, inönü mü?
    - e, inönü?
    - (deli görmüş gibi) inönü stadı istanbul'da?
    - hadi yaa. hadi yaa.. gel dayı bak şurda kamera bak, el salla(bi gün dayak yiyecem)
    - ney.. ne diyon sen, ney, onu de..
    - ya dayı yok mu cebeci'de de bi inönü.. neyse, pardon inönü stadı'na nasıl gidebilirim?
    - kardeş iki durak sonra in, ışıklardan sağa dön, tüp geçit bikbik..

    ışıklardan sağa dön benim için çok açıklayıcı bi tarif olmasa da, en azından az evvelki dayının "ışıklar askeri lisesi bursa'da?" dememesi tek tesellimdi.

    otobüsten indim, sigara yaktım: tersten...

    ***

    envai çeşit cinsel sapkınlık çalınır kulağımıza, ölü sikeni de vaar, öz evladını sikeni de var, gündemdeki malum ihtiyar gibi sübyan temayülü var, hayvan, bitki, isim, şehir, örnekleri çoğaltmak mümkün. yakın tarihte, bokla ilgili fantezileri olan insanlar olduğunu öğrendim baba, pratiğine dair bi fikrim yok, artık birbirlerinin ağızlarına mı sıçarlar, "sıçan insan çaresizliği" cinsel arzu mu uyandırır, nedir bilemiyorum, geleceğim yer başka.

    bir arkadaşımın anlattığına göre efendiliğiyle tanınan bir talk showcumuzun fantezisiymiş kardeşim bu. bu arkadaşın, arkadaşının arkadaşı(zincirleme sikiş tamlaması) takılmış adı geçen, daha doğrusu yasal sebeplerden adı geçemeyen herifle bi süre ve bu şovmen dindiremediği bu isteğini gerçekleştirmesini istemiş karıdan. yalnız bizim arkadaşın bahsolunan fanteziyi karikatürize edişi insanlığımı çaldıydı:

    - olum nasıl oluyo o hadise ben anlamadım, ne dedi ki senin arkadaş?
    - abi 'sıç' diyomuş karıya.
    - eee?
    - öyle abi, karıya sıç diyomuş.

    hani bunun sekse dahil kısmı? karıyı sıçtırıp yiyo mu, karı sıçarken sıvazlıyo mu, nabıyo, daha fazla mevzuyu irdeleyip akli dengemi sarsacak değilim de, böyle mi anlatılır lan böylesi bomba hadise?

    neyse, götümüze girecek dalgasından o efendi sıfadın ardındaki iblisi kamuoyuna açık edemiyorum ya ondan da bi huzursuzum, dargınım, kırgınım, içleniyorum da inceden. lan asıl korkum götümüze de girmesi değil. icabında çıkar babalar gibi mahkemenin huzurunda patır patır sıçarız, herifin ağzı sulananda hakim beyi uyandırırız vakaya "şşş hakim dayı, şu erkek halimle ne hallere soktum herifi, var gerisin sen düşün, ona göre kır kalemi, kes cezamı, burdan köye yol olur" deyu. asıl korkum, bir yazar kardeşim mesaj gönderir kim bu herif diye, adını söyleyiveririm apansızın ve umarsız, karşılığında o da bana "usta bende de aha şöyle bi hikaye var" diye başlar bi hadise anlatmaya, yüreğim kaldırmaz. herifin şokunu halen atlatmış değilim. ha merak ettiysen söylerim, esirgeyecek değilim, ama aha şu stand-upçı da bel soğukluğuna çare diye sikmek için evde kancık köpek besliyormuş gibi bir cevap yazarsan yemin olsun iftiradan mahkemeye veririm, mahkeme salonuna köpeği de sokaman, altı aydan başlar en az, nerede biter aha onu bilmem.

    ***

    miki fare desenli külot, miki fareli şort ve miki fareli atlet üçlemesiyle, 23 nisan müsameresinde, tayfun duygulu'nun "hadi yine iyisin" şarkısını, onun saç tarama hareketi eşliğinde bütün ilkokul kadrosu önünde söyleyen bi herif tanıyorum. sevdiği kız da okul bahçesinde onu izlediydi. ühühü lan. buradan bu üçlüyü giydiren annemi ibret-i alem olsun deyu boğaz köprüsünden sallayacağımı bildirmek isterim. ulan atletle şortu anladım da, külodu niye giydirdin kadın, nedir bu takımı bozmama takıntısı anlat hele. ulan millet götüyle gülerken, protesto babında "alın lan ibnelerrr!" deyu şortu da indiremen, o topluluk üçüncü bi miki fare görmeye hazır değildi inan bana..

    and içtim. izlerkene, yediği elmayı ağzından fışkırta fışkırta gülen okul müdürünü bulup, miki fareli tangayı giydirip istiklal'de gezdirecem olum. and içtim. the and.

    ***

    dua edeyim hanım: kızların en yakın arkadaşı olasın, karşılarında kol bağlayıp baş sallayıp sözlerine onay veresin. saç sakal uzatıp topluluk önünde koşan herkesçe sevilen öğrenci olasın, koşarken hiç utanmayasın. "louis aragon şiirlerine bayılıyorum.. ve pablo neruda..." diyenlere "neruda... inanılmazdır..." diyerek "-dir son ekiyle genelleme tribine giren şair" olasın. biz yedik allah arttırsın, sofrayı guran galdırsın. dede vendet allah senin belanı versin. siktir git hanım hey!
    72 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük