atatürk'ün milli mücadele ve cumhuriyet dönemlerinde muhatap olmak zorunda kaldığı bir kitle vardı. bu, tamamıyla gerici, her türlü yenilikten uzak, dışarıya kapalı, daima yerinde sayan ve azıcık bir gelişme umudu dahi görülmeyen bir kitle idi. ruh ve sinir yıpratan böylesi yığına karşı nasıl bir sabır, nasıl bir yerinde duruş sergiledi hep hayran kalınır. o kadar sigaranın, alkolün ve kahvenin yersiz olmadığını gösterir.
bugün de Atatürk'ün fikir ve düşüncelerini takip eden bireylerin uğraştığı kitle, 100 yıldır yukarıdaki tanımlamalarında bir değişiklik yaşamamış olan kitledir. lağım çukurlarına laf anlatıyoruz.