vardır böyle bir anı. nedense her bokun anısı var bende, ama bu sefer bana ait değil.
adamın teki askerlik yaptığı yerde bir sevgili yapmış kendine takılmak için. kızında ilk sevgilisiymiş, en azından iddiası bu. asker kişi ona anı olsun diye künyesini vermiş. kader onları ayırmış.
aradan dur bi bakim ajandama; 5 sene geçmiş. yağız askerimiz ile hatun kişi büyümüş elbet. bir şekilde internetten rastlaşmışlar konuşmaya başlamışlar. tekrar çıkmaya başlamışlar uzak mesafelerden, akabinde ve detayında eski askerimiz eski sevgilisini görmek için yanına gitmiş.
zaman değiştirmiş ikisinide elbet, erkeğin öğreneceği bir kaç önemli şey vardır. mesela, kızın bir evlilik geçmiş üstünden, anlaşamamış ayrılmış böyleymiş durumlar yani...
derken kız cebinden askerimizin ona 5 sene önce verdiği künyeyi çıkarmış ve göstermiş ona bir ıslanmış kedi yavrusunun masumiyetliliğinde...
askerimizin içinin doymamış yağları erimiş tabi... gözleri yaşarmış; ama çaktırmamış vaziyeti; erkek ya!
askerimiz kızı sevmek istemiş ama bir problem daha varmış. her ne kadar kafasında 5 sene bir künye saklanmaz soruları gidip gelsede, o yaşına kadar kadın sarrafı olan askerimizin, kızdaki kaşarlılığı farketmesi uzun sürmemiş. hatta anlatışına göre kaşarın elinde bayrak sallayanı çıkmış.
biraz düşünmüş ne yapsam ne etsem diye, sakladığı künye aklına gelmiş ama bu birşeyi değiştirmez demiş, kararını vermiş bir kere; kaşar kaşardır. kaşarın sonu tosttur. ha başkası ekmek olmuş ha ben.
fermuarını çektikten sonra şehirden ayrılmış. otisabi gelmiş birden aklına, güzel bir tebessüm etmiş hayata. yıllardır kendisine aşık olduğunu sanan kızın kaşar olduğunu öğrenmesine üzülsemi sevinsemi bilememiş.