bilim adamı nasıl olunur diye anlatılan konferanslarda ilk maddelerden biridir tarafsız düşünebilmek.
bu nedenle genelde bilim adamları her olaya tarafsız bakar, bir olayın nasıl gerçekleştiğini bulabilmek için binlerce deney yapar flan filan. ama dinde bu olay maalesef ki dine hakim kişilerin hükmetme sevdası nedeniyle yok edilmiştir. dnde sorgulama yoktur * deney veya benzeri bir sonuçla ulaşılabilecek gizli gerçekler allahın inayeti denilip çıkılır.
ama işin bir de geçmişteki yönü var;
müslümanlık tarihinin en modern ve en çağdaş düzeyde olduğu dönemlerde alimlerimizin kaynağı kur'an-ı kerim olan birçok bilgiyi dünyaya sundukları da bir gerçektir.
şimdilerde pastör'e mal edilen mikro organizmaların buluşunu akşemsettin'in bir eserinde olduğunu söylemek bazılarına pek inandırıcı gelmeyebilir; acı ama gerçek.
din doğru algılanıp yorumlanmadığı zaman bilimin önünde bir engel olabilir ama özellikle kur'an-ı kerim'in dünyada keşfedilmemiş binlerce gerçeği barındırdığı da büyük bir gerçektir.
dini engelleyici görmekten çok allah'ın verdiği aklı, düşünceyi bu yol kılavuzuyla birlikte kullanan insan dünyadaki tüm gerçeklerin içinde olduğu bir hazineye kavuşmuş olacaktır. ama insan kolayına kaçıp allah'ın inayetine bak yumurtaya can veren rabbim sen ulusun deyip dönüp giderse işte böyle sözlüklerde salak salak tartışan, dünyadan bihaber ahkam kesen bir nesil meydana gelir.