Ben ilkokuldayken belki birinci ve ikinci sınıftır özellikle. Ailecek arka odada oturur o küçük televizyondan "kim 500 milyar ister?" izlerdik. Kırk defa demişizdir baba büyük bir tv al diye de almamıştı. Ama biz yine de o televizyonu severdik, neticede işimizi görüyordu.
Annem limonlu çay içerdi her zaman, babam ise koyu. Annem bir taraftan da mandalina elma falan soyardı bana verip yedirmeye çalışırdı.
Babam televizyona odaklanmış, seyirciyle dalga geçip ağız dolusu kahkahalar atardı. Ah ah ne de güzel gülüyordu.
Ben bu olaydan çok mutlu olurdum sözlük. Annemin babamın dizine başımı koymaktan çok mutlu olurdum.
Ama en mutlu olduğum şey babamın 'aferin len ' deyip gülerek saçımı soluma doğru okşamasıydı. Annemin ise 'canım oğlum' deyip öpmesiydi.
Sâhi kaç yıl oldu? Babamı gururlandıramadığımdan başım okşanmıyor, annem ise erkek çocuk sevilmez deyip beni öpmüyor?
(bkz: ağlamıyorum sadece gözüme biraz toz kaçtı)