pembe kapaklı saman kağıtlı bir versiyonuydu okuduğum, ki zamanlardan öğrencilere sokma sınavımın zamanıydı. ve ben çoktan seçmek boktan seçmek gibi bir şeydir diyen bir eşit ağırlıklıydım. tembelleştiğim anlarda istanbul'un hayali kendime getirirdi. zihnimin istanbul'u o zamanlar vadediyordu gülden bahçeler. başkasının hikayesini okurken , aslında kendi hikayeme odaklanıyor oluşumdan o zamanlar da utanmış mıydım hatırlamıyorum. yalandan gül bahçeleri vadeden tüm siksok şahıs/mekanlara güllerin dikeni girsin. koşarak koşarak , güllerin içinden gelmeyen tüm caaanım'ları da arabesk/fantazi dizeleri, dize getirsin.