Öğrencisine kasıtlı olarak düşük puan verdiği gerekçesiyle 5 ay hapis cezası aldığı gibi, öğrencinin notu da hocanın verdiği 35 puandan 65-72 arasına yükseltilen, alanında bilinen ve önemli bir hocadır.
Öncellikle üniversitede itiraz sistemi şöyle oluyor.
Siz düşük puan aldığınızı düşünüyorsanız yüksek lisanssa enstütü sekreterliğine, lisans ise direk hocanın kendisine dilekçeyle başvuruyorsunuz.
Ancak ülkemizde bu aşamada şöyle bir gariplik var. Sadece maddi sebep olacak yani ben 80 almalıydım ama 20 gelmiş gibi bir sebeple başvurunuz kabul görmüyor. Maddi sebeple şunu kastediyorlar, ben üç sayfa yazmıştım ama tek sayfası değerlendirilmeye alınmış gibi. Doğal olarak bu sebepten ötürü 10 başvurunun nerdeyse 9 tanesi red alıyor yani daha kağıda bakılmadan red ediliyor.
Bu aşamadan sonuç alamazsanız mahkeme yoluna gidiyorsunuz.
Bahsi geçen olayda da öğrenci ilk aşamadan sonuç alamayıp, mahkemeye gitmiş görünüyor.
Mahkeme uzmanlık gerektiren her şeyi bilirkişiye gönderir. Yani iletişim hocasının sınavının bilirkişisi de haliyle zaten hocanın meslektaşı olmak zorunda.
Neresinden bakarsak bakalım bir sınav kağıdı 35 almışken, bilirkişi kararıyla hayır bu kağıt 65-72 arası olması gerekiyor diye bir sonuç çıkıyorsa bu bir problemdir. Hatta ciddi bir problemdir. Bu olayı sayın hocamız nasıl açıklamış ben haliyle bilmiyorum ama çok ciddi bir açıklama getirmesi gerekiyor. Ayrıca kağıdı tekrar değerlendiren bilirkişi kimler?
Şahsi fikrim sınav kağıtlarına itiraz sürecinde özellikle itirazın ilk aşamasının iyileştirilmesi ve daha etkili bir yöntemin devreye sokulması yönünde.