devam ettiğim master programında yer alan ve kahrolsun ki zorunlu olan 'sanat tarihi' dersinin içeriği çerçevesinde son birkaç haftadır süregelen gözlemlerimle şekillenen bakış açısıdır..
sanattan anlamam.. valla.. benim için güzel bir resim asla 'sanatçının içindeki travmatik kaosun, soyut dışavurumlarla adeta tuvalde hayat bulması' olmadı.. kır resmi oldu, dağ resmi oldu, efendime söyleyeyim, manzara resmi oldu falan filan.. ki bunlar da bana asla çok şey ifade etmedi, ruhumun kapılarını açmadı..
tabi ki van gogh olsun, monet olsun, dali olsun, picasso olsun, munch olsun, kenan evren olmasın bir çok ünlü ressamın, başka dünyadan gelmiş gibi duran başyapıtlarından etkileniyorum ama zaten öyle bir ihtişamdan etkilenmemek için ayçiçeği olmak gerek..
aram yok yani sanatla, ve özellikle onun moderniyle.. ama hasbelkader bu dalın uzmanlığını bana kazandıracak bir ders alıyorum belki.. ve sıkıntıdan geberiyorum, yalan yok.. resmen bir gün ders bitip de ışıklar açılınca, benim oturduğum sandalyenin biraz üstünde sallanan ayaklarımı görecek profesör, kendimi asmış olacağım sıkıntıdan..
ama bu durum tespitçi kimliğimi engellemiyor, aksine ön plana çıkartıyor.. modern sanat ve modern sanatçılarla ilgili diyeceklerim var arkadaş.. benim gibi başka kalaslara tecrübe olsun..
bir kere bu sanatçılar teşhirci.. geçen derse biraz geç girdim, baktım bir video izleniyor, millet de çatır çatır not alıyor.. la ekrana bir baktım, beynimden vurulmuşa döndüm: adnan aybaba anadan üryan bana bakıyor.. allahın sanat küratörü nereden buldu da ikna etti herifi bilmiyorum ama o çıplağın bana adnan aybaba olmadığına kimse inandıramaz.. iki üç dakika bakıştık öyle, ben onaylamazcasına başımı salladım, sallarken de gözlerimin, gözlerinde kilitli kalmasına özel hassasiyet gösterdim.. sonra bu gitti kıvrıldı bir köşeye çırılçıplak.. video da bitti.. ama alınan notları çok merak ediyorum lan: ''bi adam var.. çıplak.. kalem kaşlı.. bakınıyo öle.. sırtını kaşıdı.. aman tanrım eğiliyor!''
hadi çıplaklık savunmasızlığın sembolüdür falan dedim geçtim..
abi sonraki ders bir slayt gösterisi gördük, çeşitli modern fotoğrafçılardan seçmeler.. hani ilk başta çıplak kadın falan çekmiş adamlar, o gösterildi, yine onaylamadım (haha hadi len) ama alışılmadık bir şeydi en azından..
sonrasında ise, yalanım varsa taş olayım, üç resimden birinde sanatçının kafası ile bayramlaşıyoruz anasını satayım.. bu ne lan! yediğim içtiğim ağzıma geldi.. paramızla rezil oluyoruz resmen.. ben zorunda mıyım arkadaş elalemin kübistinin çükünü yakın plan görmeye? ne biçim fotoğrafçılık lan bu? fotoğrafçı dediğin gider eşini dostunu çeker.. adam resmen fotoğraftan beni işaret ediyor penisiy.. tövbe tövbe.. dersin kodunu kafası155 yapsalar yeriymiş..
yani diyeceğim odur ki, modern fotoğraf ya da resim sergisine bacınızla, sevgilinizle, ailenizle gitmeyin abi.. mahalleden ercan'la gidin, namık'la gidin.. e mahalleden ercan'la, namık'la da gidip ne yapacaksınız, onlara mı hava atacaksınız? gitmeyin işte.. para kazanmasın götoşlar..
yalnız juergen teller diye bir fotoğrafçı var, piyuu... biz de erkek diye geziniyoruz ortalıkta..
başka gözlemlerim de var.. sırayla hepsi.. to be continued..
hukuki not: adnan aybaba (şükürler olsun ki) sanat için soyunmamıştır..