Dile kolay 6 yıldır tanıdığınız zaman zaman görüşüp konuştuğunuzda saatlerin nasıl geçtiğini anlamadığınız arkadaşınıza karşı hisleriniz gelişir, arkadaşınız olarak değil de “kız arkadaşınız” ya da “erkek arkadaşınız” olarak görmeye başlarsınız.
Bilimden, sanattan, edebiyattan, ünlülerden, para piyasalarından, tıptaki gelişmelerden bile konuştuğunuzda gözlerinin içindeki mutluluğu gördüğünüzde onun da size karşı olan hisleri gözünüze çarpar.
Acaba ben mi yanlış anlıyorum, acabaların arkasını yepyeni acabalar alır günlerce konuşmadığınızdan sonra o mesaj gelir ve konuşmaya başlarsınız. Konuşmanın bir yerinde “seni özledim” anlamına gelen kelimeler bütününü görürsünüz.
Uykusuz geceler başlamıştır artık buluşma vakti gelmiştir. Konuşurken konu ilişkilere gelir birkaç buluşmadan sonra sizi merak etmeye başlar ağır ağır, diğer yaşadığınız ilişkilerden sonra hafif tonda ilerlersiniz, artık biz neyiz soruları kafanızda belirmeye başlar.
Hediye hazırlarsınız o özel kişiye, içinde onu sevdiğinizi belli eden kelimeler olan bir kutu ve onun değer verdiği, çoğu insanın göremediği detaylardan oluşmuş bir hediye kutusu.
Kutuyu açtığında gözlerinize bakar, utanır biraz da, sarılır size. Kollarınızdayken onu sımsıkı sararak “sevgilim” dersiniz.