ulan tam da başıma geldiği zamanda. ilk gördüm bi kıvılcım çaktı. sonra acaba mı derken kendimi ona yakıştıramadım. daha iyilerine layıktır dedim. bir arkadaş belki bir abi olurum dedim. ama o bana hep çok sıcak davrandı. iyi bir insan olmasına vurdum. birbirimize destek olduk iş konusunda. ondan soğumaya çalıştıkça kendini daha çok sevdirdi. fikirleri, söyledikleri, karakteri tam benlikti. acaba kader mi diye düşündüm. ruh ikizimi bulmuş muydum? o da bazen yakınlaşıyor, heyecanlanıyor, kur yapıyor. belki benimle dalga geçiyor
belki beni kullanıyor. belki de başkasını seviyor. hiç önemli değil. kiminle mutlu olacaksa onunla olsun. acı çekmeye alışık bünyem bunu da kaldırır. ben bu kızı seviyorum arkadaş. karamsar ruhum bu platonik aşkın çilesini yaşmaktan mazoşist bir zevk alıyor. onu her gördüğümde vücudum endorfin salgılıyor, nefesim daralıyor, aklım yok oluyor. liseli aptal aşıklara döndüm. o zarar görmesin diye kendimi tutuyorum. ama o çoktan anladı bana göre. kadınlar hissederler çünkü.