islam da olmayan; tamamen insan icadı bölücülükler.
"bölücülükler" diyorum çünkü doğru ve eksiksiz-yeterli olanı yani kuran'ı kendi anlayışına göre bölüp insanların isteyerek veya istemeyerek(gelenek-görenek-adet) ona tabi olmasına neden olan şahısların yaptığı bölücülüklerdir.
he bu illa şu demek değildir. bir mezhepten başındaki sorumludur veya sadece başındaki sorumludur. hayır. genellikle bu durumlar yaşarken yıllar içerisinde çevresinde toplanan insanların; ilminden ve yaşam tecrübelerinden feyz aldıkları kişiyi öldükten sonra yüceltmeleri sonucu oluşmuştur. adam bu zamanları görse belkide kemikleri sızlayacak. yani diğer insanlardan daha bilgili daha ilimli daha tecrübeli bir adamı öldükten sonra adeta bir peygamber gibi yücelterek gereksiz övgü ve uygulayıcı olarak bellemişlerdir. buda mezhepleri ortaya çıkarmıştır. ahmedi seven ahmedçi mehmedi seven mehmetçi olmuştur. isim çok önemli değil kafa yanlış.
islamın kuralları, islami yaşayış tarzı yalnızca dönemin allah tarafından gönderilen ve peygamberi aracılığı ile insanlara sözlü-yazılı-uygulamalı olarak gösterilen kitapları tarafından aktarılmıştır. bu kitapların sonuncusu ve dünya hayatının sonuna kadar geçerli olanı kerim olan kuran'dır. kuran'da mezhep diye bir öğreti yoktur, peygamberin hayatında mezhep yoktur. çok net. bakın her müslüman değil her insan bu kitaptan sorumludur. hayat bir imtihandır. nefes aldığımız sürece bu imtihanın içindeyiz ve bu kitaptan sorumluyuz. muhatap olduğumuz canlı-cansız ikinci mahlukata karşı;
düşüncelerimizden sorumluyuz,
kalbimizden geçenlerden sorumluyuz,
niyetlerimizden sorumluyuz,
hal ve hareketlerimizden sorumluyuz.
bu kadar basit arkadaşlar. her şey yazılı ve tatbikli. söz çok, bahane çok. bu tarz oyalanmalar bu kısa ömürde ancak zaman kaybıdır. anlamamak çok kolay ve rahat, anlamak ise zor ve zahmetli. işimize nasıl geliyorsa. seçim bizim yalnız unutmamalı sonuçta bizim.