nilinci

entry15 galeri
    9.
  1. emekleme devresinde, 7 aylık bir sözlüktür.

    nilinci ailelerin çocuklarını, yazarlarımızın da tanıdık 8-15'leri yönlendirmesinde yarar olan, sağlıklı bir sözlüktür; burada kimi büyüklerin de yazması onu hiç sağlıksız yapmaz. çünkü okullardaki öğretmenlerin, rehberlerin, velilerin, okul yönetiminin konumu neyse nilinci'deki seçilmiş büyüklerin durumu da odur. ilk girdilerin doğru ve ayrıntılı bilgi içermesi, sözlük tarzının yol gösterici olarak sunulması açısından sözlük abla, sözlük abi, danışman, öğretmen ve hatta velilerin yazdıkları yazılar bunun için çok önemlidir.

    nilinci, çocukları bilgisayar tutkunu ya da fanatiği olmaya çağırmıyor. üye olan çocuklara saatlerce bilgisayar başında oturmayı önermiyor. tersine çok oturanların önüne minik uyarılar çıkartabiliyor. "kalk dışarı çık, oyun oyna - bak sana bir oyun- ya da kitap oku -bak sana bir öneri- gibisinden. yazarlara önerilen şu: günde bir iki girdi yazılması yeterlidir, başkalarının yazdığı diğer bir iki girdiyi okuyup, oylama yapıp çıkmak en doğrusudur. hafta sonu ise bir saatten fazla bilgisayarda kalınmamalı. danışman olan kişi bunu en başta kendi çocukları için * * uyguluyor. ama bunlara rağmen tüm çocukları kontrol etmek kolay değil, belki mümkün de değil. bu durumda zaten zamanının bir bölümünü nette harcayan çocuklar için, nilinci en azından güvenilir bir ortam olarak önerilebilir.

    bazı nisbeten zor konularda sahte bir takım isimler adına kimi başlıklar açılıp, girdiler yazılmasındansa, adı sanı, ne yaptığı, konumu belli olan nuhungemisi gibi kişilerin danışman yönetici olarak bunları yazması daha doğru bir yoldur. sözlüğe bakanlar bunun çocuklar tarafından yazılmadığını hemen anlasınlar diyedir belki. gerçekten çocukların yazdıklarının değerini yükseltmek içindir belki bu... nilinci de farklı şeyler yapılıyor, alışık olmadığımızdan garipsenmesi doğaldır.

    nilinci'de nuhungemisi, rakım çalapala'nın 50 yıl önce yazdığı berbat bir propaganda şiirinin çözümlemesini yapmış. şiirde bir çok ırkçı, ayrımcı, militarist öğenin yanında ne mutlu türk olana sözleri de mercek altına alınmış. dikkat edelim ne mutlu türküm diyene değil "ne mutlu türk olana". ki birinci söz de epeyi eleştiri kaldırır ama iyi niyetli atatürkçü'lerin artık yama tutmayan bu sözleri savunmak için çaba harcarken özellikle bu konuya vurgu yaptıklarını biliyoruz:

    "atatürk ne mutlu türk olana" dememiştir, "ne mutlu türküm diyene" demiştir. atatürk milliyetçiliği ırka bağlı değildir. hangi kökenden gelirse gelsin kendini türk saymak yeterlidir..."

    görüldüğü gibi bir dönem yapılmış ırkçılığı yeni gelişen bilinç düzeyi durumlarında gözden geçirme çabası olan bu sözlere rağmen o yıllarda böylesi hamaset dolu, ırkçı şiirler yazılabilmıştır. rakım çalapala ne yazık ki bu şiirini değiştiremiyor, çünkü bir kere söylendi ve kayıtlara geçti. yıllarca bu kişi, isminin büyüsüyle çocukları etkiledi, bir papağan tekrarı şeklinde ders kitapları yoluyla, okul dergileri aracılığıyla onların bilinç altına bu şiirleri üfürdü. kaç kuşak böyle yetişti. şimdi de internet yoluyla cumhuriyet şiirleri olarak servis ediliyor. yakın geçmişte bu tornadan geçmiş çoğu kişinin bilincini de nasıl bulandırdığı biliniyor. yoksa yapılan şiir eleştirisinin türk olmaktan gurur duymak fikir ve tavrının engellenmesiyle ilgisi yoktur. söylenen şey, her topluluğun kendiyle gurur duymasının yolunun açılmasıdır. hem çocuk hem yetişkinlerin ruh sağlığı açısından da böylesi iyidir zaten. herkesi zorla aynı slogana mahkum edersen, dağlara taşlara yazarsan, kürt çocuklarına beyin yıkama, kürt mahkumlara özel işkence amaçlı zorla söyletirsen zaten artık şansını yitirmişsin demektir. tarihin müzesine sevinçle karışık bir hüzünle kaldırılması gereken sözlerin daha eski ve iyice ırkçı versiyonunun eleştirisinden korkmayalım. buna kalkıştığı için nilinci'ye karşı değişik sözlüklerde cadı avına çıkmaktansa, onu içtenlikle destekleyelim. kendimize güzelce ayna tutmanın zamanı geldi geçiyor olmasın sakın? (bkz: yüzüncü yıl gelmeden ikiyüzlülükle yüzleşmek)

    nilinci, rakım çalapala'nın bu şiirini, eleştirisiyle birlikte ve açık bir kimlikle yayınlayarak dürüst tavrını ortaya koyuyor. kaygan yollara sapmıyor. "önce dikkati çekmeyelim, biraz insan toplansın, sonra bildiğimizi okuruz" demek yerine bildiğini baştan okuyor. gelenler buna göre gelecek, beğenmeyenler gelmeyecek, gelmişse gidecek. gidip benzeri başka siteler kuracak. ama kimse kibarlığını, tutarlılığını, eleştirici tavrını bir kenara bırakmayacak. toplumlar böyle ilerleyecek, böyle gelişecek... yeni kuşakların eski elbiselere sığdırılması artık mümkün değil. iyi ki değil. nilinci bunun en temel kanıtıdır, daha da öyle olacak.

    avrupa birliği sürecinde yunanlılar, bulgarlar ve türkler tarih kitaplarını elden geçiriyorsa, "öteki"ni tanımlarken kullandıkları, hep de birbirine benzeyen ırkçı, militarist, milliyetçi prototipleri kitaplardan çıkarıyorlarsa, rakım çalapala şiirinin eleştirisinin yapılması da artık kaçınılmazdı, hatta çok geç kalınmıştı. ilk kez bunu yapanları muhafazakar cumhuriyetçi tavırlarla yıldırmak doğru değildir, eleştiri yapıyorum niyetine bir sözlüğün iç yüzünü ifşa ettiğini sanmak ise düşülen yanlışı büyüterek sürdürmektir. söylenen sözler mesajla değil bir başlığa yazılarak iletilmişse, üstelik değişik sözlüklerdeki nilinci başlıklarına özenle eklenmişse, buradaki kötü niyeti fark etmemek olanaksızdır. bunun hakkında başka türlü düşünmek de kolay değil. çünkü nilinci, eleştiriden korkan değil eleştiriden öğrenen bir sanal ansiklopedik sözlüktür. modası artık geçen muhafazakar cumhuriyetçi, milliyetçi korkutmacalar yerine tutarlı eleştirilere ve demokratça yüreklendirmelere daha çok ihtiyaç duyuyor.

    tüm bunlara rağmen, nilinci de, nuhungemisi de bu sözleri söyleme fırsatı verenlere teşekkür borçludur. yeni ilkokul öğrencilerinin rakım çalapala zihniyetinden kurtarılması gerçekten zor bir iş çünkü. ama kardeşinin, çocuğunun, yeğeninin bu propagandif yalanlardan kurtulması için herkesin daha çok şey yapması gerektiği bellidir. nilinci serüveninde, bir baba, kendi çocuklarının geleceği için çabalamaktadır belki. sadece iki kişiyi * * etkilese bile buna değer. rakım çalapala zihniyeti bugün hala hayatımızı zapturapt altına almaya, yitirdiği iktidarı ne pahasına olursa olsun bırakmamaya * çabalıyorsa, demokratların da aynı ölçüde cesur olması ve uğraşması gerekiyor.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük