the doors

entry132 galeri video1
    41.
  1. yeni izleme fırsatı bulduğum filmde val kilmer birebir jim morrison olmuş. adam ne kadar çalıştıysa artık, jim morrison'un kendine özgü telefuzlarını bile aynen yapmakta. pam ve jim'in aşkları, şarkıların yazılma şekli çok iyi anlatılmış ve bu şarkıların filme yansıtılırken çok iyi kurgulanmış. başyapıt olmasada the doors severlerin kaçırmaması gerekir diye düşünüyorum. eğer "Live In Europe 1968" dvdsine sahipseniz, önce dvdyi izleyip sonra filmi izlerseniz tanıdından yenmez.

    --spoiler--

    filmde çok sevdiğim iki sahne var. cidden filmi, daha doğrusu the doors'un yaşam tarzını, 68 kuşağını unutmamı engelliyor.

    birincisi new haven konserinde, jim morrisonun sahneye girişi, yukarıda bahsettiğim kendine özgü telefuzu ile o'ları uzatarak arda arda "allright...okay...allright" şeklinde çığlıkları ile başlayıp tutuklandığı sahne. baştan sona mükemmel.

    ikincisi ise, pam ile jim'in evlerindeki partide kavga edip, önce pam'in jim'e, sonra jim'in pam'a bıçak çektiği, jim'in ördek üzerinde tepindiği, sonra birbirlerine ağlayarak sarıldıkları sahne, bu esnada arkada çalan love me two times...ancak bu kadar güzel olabilirdi. hem sevmek, hem nefret etmek, aşkta savaş ancak bu şekilde anlatılırdı.

    --spoiler--
    1 ...