galatasaray gibi bulunduğu ülkenin en büyük kulüplerinden biri olan bir futbol takımını şampiyon yapabilecek kapasitede birisi deildir. almanya, ingiltere, ispanya, fransa gibi ülkelerin orta sıralarından üst sıralara çıkmaya uğraşan takımlarında başarılı olmuş hocaların böylesine büyük bir kulübün teknik direktörü olmaması gerektiğinin bariz bir örneğidir. micheal skibbe'nin sorunu sadece oyuncularına verdiği taktikler veya maç esnasında yaptığı oyuncu değişiklerinde değildir. galatasaray gibi her sene hedefi şampiyonluk olan ve buna göre oyuncu transferleri yapmak zorunda olan bir takımın oyuncularına psikolojik olarak hükmetmek teknik direktörlüğün en zor kısmıdır. skibbe, kafasındaki oyun sistemini yukarıda saydığım liglerin orta sıra takımlarının gelişmeye ve kendini göstermeye aç oyuncuları üzerinde rahatlıkla uygulayıp o futbolcuların sistemdeki yerlerini kabullenmesini sağlayabilir.
micheal skibbe kariyeri boyunca çalıştırdığı bütün takımlarda yukardaki paragrafta bahsettiğim özellikleri futbolcularına aşılayıp onları bir yıldız haline getirmesiyle ün yapmış ve başarılı olmuştur. galatasaray yönetiminin aklında şampiyonluk yoksa ve genç futbolcularını kazanmaya yönelik olarak bu adamı takımın başına getirdilerse taraftar da skibbe'den şampiyonluk beklememelidir.