Örf, adet, gelenek, yaşanılan bölgenin iklimsel özellikleri ve dini inanç yanında bazen de yalnızca alışkanlık nedeniyle ve çoğunlukla kadınlar tarafından başa takılan kumaş örtü.
Türk Dil Kurumu'na göre : Kadınların saçlarını örtmek için kullandıkları örtü, başörtü, eşarp.
insanlar tarih boyunca ilk zamanlarından bu yana değişik materyallerden yapılan örtüler kullanmışlar, başlangıçta basit bir fizik ihtiyaçtan yani güneş, yağmur, rüzgar, soğuk ve sıcaktan korunmanın yanında savaş vb durumlarda vücudun en önemli organlarının toplandığı başı koruma amacından kaynaklanmakla birlikte başı örtme eylemi giderek kültürel bir davranışa dönüşmüş ve tarihin belli bir döneminde belli bir yörede yaşayanlar aynı tarzda örtünür olmuşlardır.
Örneğin Arap ülkelerinde kadın ya da erkek neredeyse bütün insanlar başlarını örterken ülkemizde de doğu ve güneydoğu bölgelerimizde özellikle yaşlı erkeklerin de başlarını örttükleri görülebilir.
Geleneksel baş örtme biçiminde -çoğunlukla- kare biçimindeki bir örtü, bir üçgen oluşturacak biçimde ikiye katlanarak başın üzerine örtülür. Üçgene dönüşmüş kumaşın iki ucu çene altında gevşek bir düğüm atılarak bağlanır.
Başörtüsünün, saçın bir telinin bile görülmeyeceği bir şekilde bütün kafayı saran ve aynı örtüyle boynun ve göğsün de görülmeyecek bir biçimde kullanılmış haline -ülkemizde- "türban" adı verilmektedir.
Bu çerçevede, uzun bir tanımla "türban", değil bizi ve üzerinde yaşadığımız dünyayı, aklımızın alabildiği ve gerçekte asla alamayacağı tüm bir evreni, yani güneş sistemini, samanyolu, andromeda vs,vs, vs galaksilerini, tümünü görme şansımız olmayan ve belki de -sadece kişisel olarak değil, gelecekteki tüm insan soyunun- bütün boyutlarını asla göremeyeceği kadar büyük, soğuk, ürkütücü, karanlık dev bir boşlukta asılı duran akıl almaz büyüklükteki devasa cisimlerini, belli olmayan yörüngelerinde, dehşetli hızlarla yol alan ve bazen de -değil sadece iki gök cisminin- tüm bir galaksinin diğeri ile çarpıştığı -kıyamet bu mudur acep?- "makro evrenin" yanında; bir zamanlar maddenin en temel taşı olduğu ve bölünebilecek en son parçası olduğu sanılan atomun da aslında "kuark" adlı başka parçacıklardan ve kuarkların da başka, çok daha küçük parçacıklardan ve o parçacıkların da başkalarından oluştuğunun öğrenilmesinin ardından bunun da sonsuza dek uzanacağı rahatlıkla düşünülebilecek ve bunu düşünmenin bile içe ürperti vereceği "mikro evreni" de yaratmış olduğuna inandığımız bir varlığın, yani Allah'ın, yani Tanrının, yani "Yaratanın", Bu makro ile mikro evren arasındaki bir yerde, o az önce sözünü ettiğimiz dev evrenin bir kıyısındaki küçük bir sistemin, üzerinde hayat olan küçük bir gezegeninin üzerinde yaşamakta olan bir grup canlıdan yalnızca bir cinsinin saçlarını diğer cinsin göremeyeceği bir biçimde sarılmasını emretmiş olduğuna inananlar tarafından, bu amaca ulaşmak için kullanılan kumaş bir örtüdür...