201.
-
büyük türk milletinin, kader yoldaşlığı, kardeşliği şerefine nail olmuşken, onunla koyun koyuna yaşamak varken, katran misali kanının
gereğini yaparak, kabile zihniyetinden öteye geçememiş haliyle, varlık sebebine kafa tutmak gibi bir hadsizliğe düştüğü ossuruktan bir
hayaldir.
bu tanım türkiye cumhuriyeti sınırları içindekiler için geçerlidir. sınırlarımız sebebiyle, büyük ortadoğu projesini gerçekleştirmeye
yeminli abdnin, gerizekalı ortadoğulular sayesinde vahşi peşmergelere peşkeş çektiği yerler, ayrı bir paragraf konusudur.
şu an gündem dolayısıyla, kendi bağrımızın yılanları daha önceliktedir.
denilebilir ki, ezilen halk, götürülmeyen hizmet, ikinci sınıf insan muamelesi, ötekileştirme, bla bla bla. bunların hiç birisi,
nankörlüğün, hainliğin, katilliğin mazereti değildir. yıllarca gönderilen iş makinalarını yakacak, doktoru, mğühendisi, öğretmeni,
katledeceksiniz, sonra devlet bizi unuttu diyeceksiniz. bunu adı, en hafif deyimle yüzsüzlüktür. anadolu ve trakya coğrafyasında, hala
terör bölgesine götürülen imkanların çoğunu görmemiş yerler var , ama o insanlar birşeyler beklemek, isyan etmek yerine, devletimize
yeterince vatandaşlık yapamadık ezikliğini yaşamaktadır, çünkü arsız değildir, çünkü o bölgelerde bir kargaşa israilin, abdnin, rusyanın,
ingilterenin umrunda değildir. o insanları kandırmak gibi bir niyetleri de bulunamamaktadır. oysa kabilelikten ileri gidemediklerini
temizlik, beslenme, eğitim, evlilik, aile planlaması, sosyal alışkanlıklar, vatandaşlık bilinci gibi bir çok örnekle isbatlayan bu
sazanlar, sayılan devletlerin kuklası olmak için nöbet beklemekteydiler.
bugünlerin altyapısını hazırlamak için, kendilerine verilen talimatlar uyarınca peşinden gelecek sürüyle, kımıl kımıl kımldanan bu devlet
zararlıları, tepelerine inen yumrukla zırlamaktan da geri kalmamaktadır. sadece kendilerini uyanık, akıllı sanan bu geri zekalılar, gece
terörist, gündüz berber hallerini kimse anlamaz zannederken, sadece fındık beyninin kapasitesini göstermiştir. ancak burda düşündürücü
olan, yaptıklarının bedeli ödetilse, masum mağdur vatandaşı oynaması karşısında devleti savunma psikolojisine sokmalarıdır.
uzun süredir yaşattıkları gerginlik ve acıdan arta kalanın, ırak'ın kuzeyinde oluşan sözde kürdistana bağlanmak olduğunu
zannediyorlarsa sadece hayalperest ve sazan değil, ileri derecede gerizekalı olmaları da gerekir. ödenen bunca bedelden sonra bunun hayal
bile olamayacağı bir yana, öyle bir durumda, üçüncü aya kalmadan açlık sefalet, salgın hastalık vesaireden hepsi telef olurlar.
bu gün iki tane uyduruk lafı bir araya getirip dil diye yutturanların borazanı olmuş, asıl işi parasına para katmak olan kürt şarkıcılardan
hangisi o bahsedilen sözde devlete gider de yaşar acaba? türkiyede en zenginler, işadamları hep kürtler ama bir avuç güneydoğuyu bir adam
edemediler,her nedense artık.* kaldı ki pekeke milletvekillerinin, burdaki bokunda boncuk bulmuş,
sevindirik hallerini görselerdi, acaba ne hissederlerdi. güneydoğudaki açlık sefalet vs unutulmuş, insanca yaşamanın tadına varmış bir
halde, resepsiyondan yemeğe, toplantıdan gezmeye koşuyorlar.
hiç şimdi tepki gösterip insanlık, humanizm naraları atılmasın. bu adamlar kredilerini çoktan doldurdu, yeter artık. yattıkları yerden
yaşayan, vatandaş olarak hiçbirimizden bir farkı olmayan, benimle aynı haklara sahipken inkar eder şekilde dışlanıyor numarası
yapan,herşeyi devletten bekleme arsızlığına alıştırılmış, "kıç kadar boyuyla polisime, askerime taş atan, resmi dairelerin bayraklarını
çalıp yırtan, atatürk büstlerini parçalayan arsız arsız sırıtan, geleceğin büyükşehir sokaklarının baş belası on yaşındaki sıpadan,hergün
bir evladımızı katledenleri kırılasıca parmaklarıyla zafer işareti ve iğrenç çığlıklarıyla destekleyen,kutlayan 80 yaşındaki moruğuna
kadar", hepsinden nefret etme hakkını, kendileri vermiştir.
şayet genelleme yapıldığı düşünülüyorsa,* 40 senede bir gün, sosyal otokontrol,kendilerini aklama
gayreti göstermeleri gerekmezmiydi? bir kez de devlet lehine sokağa dökülmeleri, ya da hizmeti aksatanları yuhlamaları?
şimdi siyasi nedenlerle zıplayacak olanlara, kürt bir şarkıcı konserinde, kendine saldıran güruh karşısındaki yüz ifadesine bakmaları
önerilir. provake etmeye, sırtlarından dolarlar kazanmaya gelince iyi de, beraber yaşamaya, hatta birlikte üç saat geçirmeye gelince
katlanamayan kendi çığırtkanları hatırlanmalıdır.
apo denen bu sıçan tüm güneydoğu halkının anasını mı kendimleştirmiştir ki *,* bu kadar sevilmektedir. yoksa
cennet mi vaat etmiştir. cennet bilinmez ama kendilerine ait müstakil bir devlette tembelikleri, pislikleri ve geçimsizlikleri sebebiyle
ahiretlerine kısa zamanda göçecekleri kesindir.
son söz: kürdistan; uçkurunu idare edemeyip,devlet idare etmeye hevesli densizlerin, yirmişer nüfusla, açlık, sefalet içinde yaşayan
kabilenin, uğruna kendisini kullandırdığı, evdeki bulgurdan da olacağı,sonunda çırak çıkacağı bir zokadır. gerçekte ise emperyalist
devletlerin tokalaşmaya bile itina edcek kadar tiksinirken, işlerine geldiği için haklarınızı alın diye destekler görünüp kullandığı bir
siyasi hamlenin bahanesidir.