görüyoruz,
istanbul boğazında, zeytinburnu sahilinde, bakırköy sahilinde içki içip sağa sola laf atan, sözde özgürlükçü ve demokrat olup, fakat özünde toplumun kanserli hücresi olmaktan ileri gidemeyen bir dünya insan türemiş bulunmakta. yaptıkları özentilikten ibaret olup, sağdan soldan duydukları "denize karşı içki bambaşka aga, boğaza karşı yudumlayacan içkini" sözlerle gaza gelmiş, kendisini sorgulama yetisini kaybetmiş özenti gençlik var karşımızda.
ahlak kurallarının yazılı olmamasından faydalanmaya çalışan körelmiş yobaz zihniyet, topluma açık sahillerde içki içmeyi modernlik olarak görüp bu davranışını özgürlük olarak nitelendirmektedir. kimse içki içme demiyor.
fakat,
üsturuplu içme garantisini vermediği gibi, tüm hafta çalışmaktan imanı gevremiş ve ailesini yanına alıp sahilde yürüyerek, balık tutarak stres atmak isteyen işçi kardeşlerimizin gezeceği bir alan bırakmamışlardır.
körelmiş zihniyet artık her yerde. tehlikenin farkın mısınız?