Hem siyasi söylemlerin, hem yanlış aday seçimi stratejilerinin hem de yanlış ortak seçiminin neden olduğu olaylar zinciri.
Öncelikle zaten alamayacaklarını düşündüklerini belediyelerde çıkartmış oldukları adaylar yeterince iyi seçilmediği için herzamanki farkların daha da üzerinde fark yiyerek oy kaybettiler.
Özellikle ilçelerde adayların yeterince kendilerini ifade etmesine izin vermeyip aslında bugüne kadar en güçlü oldukları strateji olan yereli terk edip merkeziyetçi bir anlayış belirlediler.
Bütün seçim süresince sanki genel seçimmiş gibi hareket ettiler. Oysa bu seçimde vatandaş otobüs niye zamanında gelmiyor, metro niye bitmedi gibi yerel sebeplere bakıyordu. Beka söylemi yaparak hem şehir gündeminden koptular hem de eknomomik baskıların artığı bir dönemde bizim ülkede hiçbir zaman işe yaramamış olan "gönül belediyeciliği" gibi soyut bir kavramın gerisinde kaldılar. Hatırlayan varsa zamanında Anap'ta aynı hataya düşüp seçimi kaybetmişti.
Yereli hiç önemsemeyen bir partiyle ortaklık yaptılar. Oysa hem teşkilat hem de siyasal söylem bazında aslında bu iki parti tabanı çok zıtlar birbirlerine... Genel seçimde işe yaramış görünen formül yerel seçimde özellikle AKP'ye kan kaybettirdi.
Son olarak CHP'nin özellikle istanbul adayı beklenmedik bir şekilde Sol bir partide olmasına rağmen Sağ taraf için bir söylemde bulundu. Bunu en son 70'lerde Ecevit yapmıştı ve o zaman işe yaramıştı. Ve sağın oylarından kendine oy çıkartmayı başardı.
