bundan 6-7 sene önce akşam saatlerinde evden çıktım. atladım dolmuşa çarşıya gidicem, ama ne bileyim nası bi hayat dersinin dolmuşuna bindiğimi..
ücret 750 bin lira o zaman. bende 1 milyon var. verdim adama. elinde bozuk para kalmamış sadece 500 bin lira var o da kağıt.
dur dedi, başka yolcu biner şimdi. illa ki çıkar bozukluk.
başladı muhabbete benle. okuyo musun, aman oku askerde bile sıkıntı çekmezsin falan filan. sonra noldu bilmem ama kumara geldi konu. eskiden çok oynamış bu adam. malını mülkünü kaptırmış. evinden karısından olmuş. anlattıkça anlattı. kazandım ama onlarca katı kaybettim dedi. sen sen ol, sakın bulaşma dedi.
benim durağa da az kalmıştı. inecektim birazdan.
- abi dedim. 1 milyon verdim. üstünü alsam?
başka yolcu falan binmemişti.
+ tek mi çift mi dedi?
şaşırdım tabi haliyle. biz tek mi çift mi sorusunu sadece uzun eşşek oynarken kullanırdık. dalga mı geçiyo acaba diye düşündüm inceden.
sen kazanırsan 500 bin lirayı sana veririrm, ben kazanırsam para üstünü vermem dedi.
- çift dedim.
elinde tuttuğu 500 bin liranın seri numarasının kapattığı son hanesine baktı. çiftmiş amına koyayım yine kaybettik dedi. parayı bana verdi.
o gün anladım kumarın bırakılacak illet olmadığını...