48.
-
daha önce bu filmle ilgili veya ilgisiz 2 yazı yazdım bu başlığa.
2'si de yılmaz özdilim'siydi.
salakçaydı ama yılmaz'dan farklı olarak.
en son dün akşam yarın giderim inşallah falan dedim.
evet dedim.
onu hatırlıyorum.
kanıtım var.
neyse.
bu arada saçmalamaya başladım yine.
hayırlısı.
ayrıca bir şey diyeyim.
başka birisi bir yazı yazmış olsa.
yani bu yazıyı başkası yazmış olsa.
denk gelsem okusam.
5 cümle önce bırakmıştım.
bence siz de bırakın.
saçma olacak hissediyorum.
oluyor hatta.
filmle ilgili bilgi yok.
ya da var.
bilemem.
her şey şans.
kader.
neyse.
ne diyordum film.
gittim bugün.
gördüm.
geldim.
kısaca söyleyeyim beğendim.
bence testere severler gitmeli buna.
gerçi bin çeşit testere sever var.
herkes farklı seviyor bu seriyi.
kimi piskopatlığını seviyor.
kimi kurgusunu.
kimi oyuncusunu.
kimi işkencesini.
kimi sonunu.
kimi raikonen.
bir ara daha vereyim.
hadi buraya kadar okudum diyeyim.
bu espriden sonra bilgisayarı kapatırım,
direk fişi çekerim.
uyurum.
hayata küserim.
evet,
yaparım bunu.
bunları.
gittim arkdaşlarla salona.
oturdum koltuğa.
film başladı.
arkamdam bir dokunuş.
ve bir sesleniş.
seslenişten kız olduğunu anladım.
anlayışlıyımdır.
ama dokunuşa anlam veremedim.
çünkü bana fazla dokunmaz kızlar.
döndüm arkamı ne var gibisinden.
kız şey dedi:
"acep kafanı biraz eğer misin? göremiyorum dedi."
bütün filmi eğilerek izledim.
boynum tutuldu.
ayağım götüme kaçtı.
filmle ilgili yazacak çok şey var.
genel olarak güzel.
güzel çünkü anlaşıır diğerlerine göre.
ben anladığımı severim.
bunu da sevdim.
ayrıca çoğu soru işareti giderilmiş.
bu da güzel.
bir şey daha çıkıyor bu filmden:
6. film kesin var.
olmalı.
olsun.
olacak inşallah.
spolierli bir yazı da yazarım bir ara.
bir zaman.
zaman zaman.
çakma tarz bu.
sonu da saçma yazı.
ben buyum.
tanım: testere serisinin beşincisi.
