Okuyucunun kendi yeterliliğini sorgulaması tavsiye edilir bu gibi durumlarda.
Bir çoğumuz hala daha heidi gibi çocuk kitaplarını okuyup anlayabilecek türkçeye ve anlayışa sahibiz. Zihnimiz anlayış kabilinden yeterince olgunlaşamamış olsa gerek.
O zaman haddimizi ve boyumuzun ölçüsünü bilerek hangi havuzda yüzeceğimize karar verelim.
Ben de sevgili nietzsche'yi anlamıyordum bir türlü?
Çünkü okuduğumuz yazarların yaşadıkları çağ hakkında da bilgi sahibi olmamız gerekiyor ve öncesi ve onun bildiği, tanık olduğu ve bahsettiği pek çok şeyin bilgisine vakıf olmak... zekanıza, algılama ve bellemekteki başarınıza ne kadar güvenirseniz güvenin bu söylediklerimden bağımsız yapılan okumalar kastedileni kavrama noktasında çaresiz bırakabilir insanı.