-samimi olmadığı bir iş arkadaşıyla öğle saatinde başbaşa yemek yemekten kaçınır örneğin. Hem yemek yeme işini başkasının yanında gerçekleştirmekten çekinir hem de yemek yenirken konuşacak konu bulamayacağının gerginliğini taşır üzerinde.
(ama eğer ilk adımı siz atmışsanız ve o kişinin güvenini kazanmışsanız içinden bambaşka eğlenceli hiç tahmin etmediğiniz birisi çıkıyor. Birlikte yemek yerken muhabbeti de sarıyor hem de.)
-Genellikle toplu ortamlarda söz sırasının ona gelmesini asla istemez. ne konuşacağını, insanların onun hakkında ne düşüneceği konusuna kafayı çok takar. elleri terler, kalbi çok hızlı atmaya başlar sıranın ona geleceği durumda. hatta bazıları konuşurken kızarabilir bile.
-minibüste ineceği yeri söyleyemeyebilir. kendisi gideceği yere en yakın yerde inen kişinin peşinden iner.
-samimi olmadığı yabancı biri ona bakarken yazı yazamaz. Başında bekleyen biri varken bilgisayarda iş yapamaz.
-yabancı insanlarla konuşurken göz temasından kaçınır.
-kendisini yetersiz, bilgisiz, güçsüz, kusurlu görür her zaman. mükemmelliyetçidir de aynı zamanda. kusurlarını çok fazla insana duyurmamak, insanların onun olumsuz yönleri hakkında konuşmasını engellemek için az sayıda arkadaşları vardır.