öncelikle şu sorudan başlamak gerekir israil'i anlayabilmek için?
neden sevgi beslemeliyiz? ya da en azından birazcık sempatiyle bakabileceğimiz neleri var israil'in?
........................ (bir şeyler bulan doldursun boşlukları)
hadi diyelim ki biz dini hassasiyetlerimizden ötürü israil'i sevmiyoruz. israil'i sevenler var mı gerçekten? israilliler aman şöyle iyi, şu özellikleri pek hoş gibi bir söylemle karşılaşan oldu mu bugüne dek. ben rastlamadım. dünyada ne kadar kirli iş varsa altından bunlar çıkıyor, kurnazlık, sahtekarlık bunlar yaptığında meziyet gibi görülüyor. kendilerinden başka kimseye iyiliği dokunmayan bencil bir toplum olmuşlar.
avrupa'da yaşayan türkler hep gettolar kurmakla, içlerine kapanık bir şekilde yaşamakla suçlanırlar. oysa ki gettonun kralını yahudiler yapar ama kimse onlara ses çıkarmaz. inanılmaz bir koruma altındadırlar. o kadar ki bunların yaşadıkları bir yere gittiğinizde normalde 1 dakikada geçeceğiniz yolu diyelim ki iki dakikada geçtiniz. ne işin var burada gibi garip bir soruyla karşılaşabilirsiniz.
kendilerinden olmayan diğer insanlara karşı inanılmaz bir korku, inanılmaz bir güvensizlik hissi var. viyana'da büyük bir cadde üzerinde bulunan yahudi merkezi binası önü bariyer ve taşlarla çevrilidir. ki bu durum istisnaidir. normalde asla böyle bir şeye izin verilmez. bırakın kaldırımı yolun bile bir kısmı istila edilmiştir sırf bu korkulardan dolayı.
aynı şekilde işgal ettikleri filistin topraklarını kan gölüne çevirmişler, yıllar önce kendi yaşadıkları soykırımı başka bir millete uygulama eğilimine girmişlerdir. ülkeyi ikiye bölüp bir duvar inşa ettiler. tüm dünya almanyayı ikiye ayıran utanç duvarının yıkılmasını alkışlarla karşılarken yeni bir utanç duvarının yükselmesine gözünü yumdu. filistin, filistinli kendi topraklarında kafese alındı.
çocuklar öldürüldü. ki ellerinde taş vardı o çocukların. kendi vatanlarını, topraklarını savunabilmek için avuçlarında sıktıkları o korkunç silah!