sinasi

entry23 galeri
    15.
  1. Namık Kemal Şinasi ile tanışmasını Talim-i Edebiyat Üzerine Risale'sinde şöyle anlatır:
    "Hangi senede olduğu hatırımda değildir, fakat zannıma göre yetmiş sekiz sene-i hicriyesinde olacak, bir ramazan günü kitap aramak için Sultan Bayezit camii avlusundaki sergilere girdim. Elime talik yazı litoğraf basma ile bir kağıd parçası tutuşturdular, yirmi de para istediler. Parayı verdim, kağıdı aldım. Üstünde 'ilahi' ünvanını gördüm. Derviş Yunus ilahisi zannettim, bununla beraber okumaya başladım. O ilahi neydi bilir misin, neydi? Beni yazdığım yazının şimdiki derecesine isal etmeğe, milletin lisanını şimdiki haline getirmeğe sebeb-i müstakil olan ilahi bir ilahiydi. Sade fikre ne kadar da yakışıyor. Mebadisi şudur:

    Hak Taala azamet aleminin padişehi
    Lamekandır olamaz devletinin tahtgehi

    ....Nesren yazdığı şeyleri gördüğüm, hatta beğenmediğim Şinasi'nin ilahi bir kelim olduğunu o şiirinde anladım. Fakat fikrimi edebiyat arkadaşlarıma anlatamadım. Gittim, gazetesinde muin oldum. Mesele sade fikirlerdedir. Adem gibi gözümü açıp da yanımda bir nedime-i vicdan gördüğüm eyyamı mebdei o gündür. Merhum Şinasi Tasvir-i Efkar'iyle edebiyatı sahihaya Osmanlı lisanında tesis etti." *

    * Onan,Necmettin Halil, Namık Kemal'in Talim-i Edebiyat Üzerine Bir Risalesi, Ank.1950, MEB Yayınları s.53-56

    Şinasi'nin Namık Kemal'in divan edebiyatı ve dil konularındaki fikirlerinin değişmesinde nasıl etkin bir rol oynadığını burada görürüz.
    2 ...