galatasaray'ın, son maçlarda sergilediği aralara atılan toplarda oluşan zaafı mümkün mertebe en aza indirebilmesi ile rahat kazanacağı maçtır. önce bursa maçında yusuf şimşek'in öldürücü pasları galatasaray'a maçı kaybettirdi. skibbe, trabzon maçında bu zaafa önlem almak için meira'yı öne çekerek çift ön libero ile çıktı, ancak soruna çare olmadı. aslında emre güngör ve topal linderoh ikilisinden birisinin formda vaziyette takıma girmesi ile bu sorun otomatikman çözülecektir. bakalım yarın skibbe yine bir alternatif çözüm üzerinde mi duracak yoksa sahaya trabzon maçı düzeniyle mi çıkacak? açıkçası benim beklentim sahada trabzon maçının onbirini görmek yönünde, zira rakipte bu tip pasları atabilecek en tehlikeli oyuncu djordjevic eksik. geri kalanlar için de allaha emanet.
mevcut yapısıyla galatasaray'ın yiyebileceği iki tip gol var şu an. birisi yukarıda bahsettiğim ara toplar, diğeri de yan toplar. adam paylaşımı konusunda sorun yaşıyoruz, özellikle duran toplarda. en olmadık takımlardan basit basit goller yiyoruz. bunu çözmek için de bol bol çalışmaktan başka çare yok. beş altı maç sonra oynansaydı bu maç daha rahat olabilirdik o konuda ama artık yarın yine böyle komik goller yememek için dua edeceğiz.
hücum anlamında ise herhangi bir problemi yok takımımızın. lincoln-kewell-baros üçlüsü birbirlerine ne kadar yakın oynarlarsa o kadar tehlike yaratıyorlar. her maç, bu üçlü rakipler için giderek daha tehlikeli olacak. yarın akşam da rahatlıkla iki üç gol çıkaraklardır. tahminim gollü bir maç olacağı yönünde. eğer skor avantajını rakibe verirsek maç beraberliğe gider, ilk golü biz bulursak maç rahat geçer.