aslında taptıkları allah değil demek doğru değil pek. allah ve yarı tanrı- meleklere tapınıyorlardı. kuranda geçer hatta " onlara yeri ve göğü kim yarattı diye sorsan allah derler, o halde ne diye putlara tapıyorsunuz " ( ankebut-61) diye bu konudan bahsedilir kuranda. yani allah'a da tapıyorlardı.
islam öncesi arap toplumunda kahin-şair ve cin ilişkisi ön plandaydı. o dönem araplarına göre kahinler ve şairler bir cin tarafından seçilir ve cin onlara gayb aleminden haberler verir, etkileyici sözler,şiirler öğretirdi. cinler bu bilgileri göklerdeki meleklerden duyarlardı o inanışa göre.
bu bağlamda hicr 9 ( kuran'ı biz indirdik ve onu koruyacak olan biziz) ayeti de daha iyi anlaşılmış olur. bu ayette kuranın ebediyen korunacağından ziyade, hz muhammede "kuran ı cinlerden öğreniyorsun, sana onu cinler öğretiyor tıpkı kahinlere ve şairlere öğrettikleri gibi " iddiasına cevap niteliğinde olması daha olası gibi. hicr 9 da " kur'an direkt olarak allahtan geliyor ve ona hiç bir varlık müdahale edemez, onu koruyoruz " anlamı çıkartılabilir. ki bu anlam, bağlama ve dönemin inanışına göre bakınca makul durmaktadır.
özetle islam öncesi arap toplumu allah ile birlikte meleklere-cinlere de tanrısal sıfatlar eklemişler ve tapınmışlar. kahinlerin ve şairlerin cinlerle iletişimde olan kişiler olduğunu düşünmüşlerdir.