farkındayım sözlük, fazla akademik kaçtı. millet formata uyacağım diye entry sıçarken, roman yazmak ne lan? her neyse. 300-500 sayfalık, upuzun, akıl dolu bir öykü yazma eylemi; yazarların işi.
kendisi büyük bir birikim gerektirmekle beraber 15 yaşında dahi gerçekleştirilebilir. roman yazacak insanın öncelikle kompozisyonlarında, anlatımlarında başarılı olması gerekir. konuşma özürlü dahi olsa roman yazabilecek kadar yetenekli bir insan kelimeleri toparlayıp mantıklı cümleler kurabilir. mesela 18 saat bilgisayar oynayıp 1 saat sıçıp 5 saat uyuduğum günlerde edebi kişiliğim sayesinde insanlarla iletişim kurabilmekteydim ben, bak nereden belli yazar olduğum. her neyse.
iyi gözlem yapabilmeyi gerektirir. roman yazacak insanın diğerlerinden farklı olması gerekir ki çoğu romancının hayatı incelendiğinde bu fark edilebilir. romancı herkes eğlenirken kenarda gözlükleriyle kitap okumak zorunda değildir illa ki, okullardaki şu minik gözlüklülerin hiçbiri yazar olamaz, istedikleri kadar okusunlar. birikim ve zeka gerektirir; çünkü gözlemleyebimek için zehir gibi bir beyin gerekir. bu gözlemlemek "dün tersine havaifişek, bugün hilal şeklinde sıçtım" değildir; yazılacak konu hakkında, kitaba dökülse milyonlarca sayfa çıkaracak bir gözlemdir beyinde. mesela dostoyevski insanın ruh yapısını anlatmıştır, bunu yapabilmesi için insan ruhunu müthiş bir gözlemle irdelemesi gerekir, bunu yapabilmek için de herkes eğlenirken bir yandan düşünmeli, "ne yapıyor lan bunlar?" demelidir. kafasının içinde saniyede 11 bin kilometre hız yapmalıdır farklı düşünceleri, hepsini uç uca bağlasan bağlanmayacak, uçuk, farklı düşüncelerdir hepsi; o yüzden bir romancı için 15-20 kitap yazmak zor değildir, beynindekilerin en fazla %1'lik bir kısmını dışarı atabilmiştir aslında. yani aslında roman yazmak beyindekileri yazıya dökmektir, sadece bu. beyindekini yazıya dökebilmek ise apayrı bri yetenek gerektirir; işte bu yeteneklerin tümü yukarda saydığım, roman yazmanın gereklilikleridir. mesela roman yazmak konusunda bile bir roman yazabilirim şuan, ama yanılmıyorsam 10 bin karakter sınırı var, göt gibi kalmak istemiyorum sözlük. neyse,
kişiyi en mutsuz zamanında mutlu edebilen, farklı dünyalara alıp götürebilen bir iştir. tüm bu mutluluk, heves, heyecan "basılır mı bu kardeşim?" diyen yayınevi tarafından sömürülür orası ayrı. yine de değerdir, kendi yarattığın karakterle dost olmak, gece uyurken "yarın ne yapacak lan bu ibne?" diye düşünmek, bir taraftan beyindekileri yazıya aktarmaya çalışırken diğer taraftan zamanla yarışmak, unutmamaya; yazabilmeye çalışmak ve fazlası...