müziğin ruhu ile zamanın ruhu arasındaki ilişkiden kaynaklanan durumdur.
yukarıdaki cümlede kastedilen müziğin ruhunun zamanın ruhuna yenilmesi meselesi değildir. her müzik kendi gönül ikliminde bir zaman tınısı yaratır. klasik müziğimizin gönül dünyasında da bir zaman (vakit, an, ezel, ebed, geçmiş, ati) tınısı vardır. 2008 yılındaki hayatın vakti algılayışı ile örtüşmez bu tını. ancak, ruhen yaşadığı vaktin dışına taşan bizim gibi ucubeler, geçmişte kalan bu iklimde gönlüne rahat bulur. akıntıya kapılanlara oranla akıntıya karşı duranların sayısı ondan azdır.
kalmadı bende ne arzu ne gönül
kime aldanmadı divane gönül
yandı hep boş yere pervane gönül