din

entry1164 galeri video1
    1031.
  1. En büyük çıkmazı Tanrı figürüdür.

    Bugün modern diye tabir ettiğimiz dinler insanın fikirsel ve bilimsel Evrimine paralel olarak son 3.000 yılda bugünki halini almış, son 300 yılda ciddi reformlara uğrayarak modern insanın daha kabul edebileceği bir hale bürünmüştür. Lakin bu reformlar bile “din”in temelinde yer alan Tanrı figürünü değiştirememiş, bu figür dinlerin içerisinde bir kangren olarak kalmaya devam etmiştir.
    Gelin neden kangren olduğunu ortaya koyalım.

    Bugün sıradan bir inanana ben ateistim deseniz ilk söyleyeceği cümle bütün kainatın kendi kendine var olduğuna mı inanıyorsundur.
    Oysa ki sıradan bir inanan burada yanılgıya düşmektedir. Çünkü bu soruyu sorarken atladığı en en önemli konu madem kainat kendi kendine var olamıyor, Tanrı neden kendi kendine var oluyor problemidir. Standart bir inananın savunması da -en azından kendini inandırdığı- hazırdır. Ona göre Tanrı ezelidir, bir başlangıcı yoktur. Oysa ki bu düşünce bile Tanrı nasıl var oldu sorusunun cevabı değildir. Bu yalnızca inandığı dinin ona empoze ettiği bir cümledir, içinde detay yoktur.

    Aslında Tanrı’nın sonsuzluğu düşüncesi modern dinlere “Kronos” ile yani antik Yunan dinleri ile girmiştir. Daha öncesinde insanların Tanrıları da tıpkı insan gibi doğar, büyür, yaşar ve ölürdü. Kronos miti ile insansı Tanrıların üstüne bir de Ebedi olan bir Tanrı konumlandırılmış oldu. Hatta bugünki batı dillerinde yer alan “chrono” yani zaman kavramı da ismini direk bu Tanrıdan aldı.

    Mobil olduğum için konuyu uzatmayıp bir soru cümlesiyle bitireceğim. Tanrı hakkında aklında soru işareti olan arkadaşlar, dinlerdeki boşluklara bakmak yerine sadece Tanrı’nın nasıl var olduğuna bakın, gerisi çorap söküğü gibi gelecektir.
    2 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük