halen komunizmi savunanları iki sınıfa ayırabiliriz :
bunlardan birincisi orta yas ustu komunistlerdir. kendileri genclık yıllarında samimi olarak bu idealin pesinden kosmus, daha iyi bir dünya kurabileceklerine inanmış, zamanında sscb ye bakıp iç çekmiş ömrünü bu uğurda harcamış amcalar, dedelerdir. şimdi ise kendileri yaşamlarının bu son faslında bütün bir ömürlerini hoş ama boş bir hülya peşinde koşarak heba ettikleri gerçeğiyle yüzleşmenin kendilerine ağır geleceği nedeniyle hala körü körüne bu fikirleri savunmakta, geçmişe baktıklarında ''ne malmışız biz de ya, yıllar yılı neyle uğraşmışız'' demeyi kendilerine yedirememektedirler.
ikincisı universitelerde bildiri dağıtan , yürüyen , bağıran kardeşlerimizdir ki bunların durumu büyüklerinden çok daha içler acısıdır. bu kardeşler turkiye gençliğinin içine düştüğü boşluğun ürünleridir (diğeri de her maça giden tribun çocukları). 30 milyon genç, yüzde 10 işssizlik, kışın uludaga yazın antalyaya gidemez, kız arkadaşı yok ,olsa ne farkeder cebinde para mı var ki bu yaştan sonra kızı dondurma yemeye götüremez heralde.. derken yaşın getirdiği bir heycan bir asi ruh da var tabi.. işte tüm bunlar birleşince voltran oluşuyor ortaya genç komunist çıkıyor(ya da ülkücü farketmez, hepsi aynı sebeplerin sonuçlarıdır, etrafında hangi fikir varsa oranın neferi olursun). asıl amaç ideoloji değildir amaç bir ideoloji uğruna öfkelenmek, özlem, sevinmek üzülmek, mücadele etmektir.koca gençlik evde porno film izleyip masturbasyon yapmakla geçmez ki.