Bu şarkıyı ilk dinlediğimde -ekim ayının başında- mersin'de cehennem sıcaklarının olduğu zamanlardı. Koridorda dolabın önünde kocaman bir ayna var hem dikey hem yatay, tam benim dans etmeme uygun bir alan. Sabah beş sularıydı. Gün yeni yeni ağarırken bu şarkıyı ilk duyduğum andan itibaren bağımlılığı yakaladım. Klibini de ayrıca severim. Bas sesi arttıkça ekstra hüzünleniyorum ve dans şiddetim artıyor. Zihnime yaptığı bu ters tepkiyi seviyorum. Bir yerde denk gelse kaçarı yok kendimi kaybederim. Şu an olduğu gibi.