saçmalıktır gerçekten de.
bunlar bir iş sahibi oldular mı gözleri açılır hemen. kocaya höt yapmaya başlarlar hemen. elleri iki kuruş gördü mü bağımsız olacaklarını zannederler. oysa kadının yeri evidir di mi efendim? çocuklarının anası olamlıdırlar. çalışınca çocuklarının nesi oluyor orasını bilemedim ben pek. çalışan baba çocuklarının nesi oluyor orasını da bilemedim bak işte.
çalışmak bir anlamda toplumsal hayata da katılmaktır. yemek yapmak, bulaşık, çamaşır yıkamak dışında beceri göstermektir. oysa, bizim gibi kapalı toplumlarda "dışarısı" erkelere özgü bir yerdir. ehe ehe ben dış işleri bakanıyım hanım iç işleri bakanı gibi duyulduğunda kulağa sevimli ve zekice gelen söylemlerde aslında hep kadının ev içinde konuşlandırmanın yüceltilmesi vardır.
cinsiyet ayrımcılığının şahikalarından biridir bu. ama öyle alışılmış ve kurumsallaşmıştır ki tersini sorgulamak bile sıkıntı yaratır erkek bünyelerin üzerinde.
acı olan sözlükteki bazılarının bile "çalışan kadın" a bakış açısının zavallığıdır. sonuçta sözlüktekileri okur yazar farzediyoruz değil mi. ya da öyle olduğunu ummak istiyoruz.