Büyükannesiyle birebir tanışma şerefine nail olduğum yazar. Gerçekten çok tatlı bir insan. Örgüsünü örerken gözlüğünün üstünden bakıp "oturup portakal suyunu içecek misin yoksa orada ingiliz beyefendiliği taslayarak bütün gün ayakta mı kalacaksın, otur sana biraz Marcel proust okuyayım ufaklık" demişti.