mevzuya başta inanmadım. hatta dün ciddi ciddi filme gitmeyi bile düşünüyordum. ege'nin en ortasındaki yerde buzlanmadan ötürü şarampole uçmasaydım(üniversiteye başlayan yeğenim daha kar görmedi, hesap edin) gidecektim de. bu bir işaret dedim kendi kendime. sonra ekşideki yorumlara baktım, ekşi tayfasına göre bile ağır olan eleştirileri gördüm, sonra buradaki yorumlara baktım, büyük resmi gördüm. doğruluğuna inandım.
zira aha bu sözlük tayfası (ekşi-uludağ farketmez, diğerlerini artık hesaba katmıyorum paçavraya döndüler), seyrettiği filme "çok süper film, siz de gidin" demekle durmaz. böyle yüzeysel kalmaz. ya sandalyeden düşer, ya da yarısında çıkar gider. muhakkak bir gönderme yakalar, daha önce seyrettiği bir filmden arak sahne bulur onu ifşa eder, oyuncuya "o da oraya olmuş mu yaaa" diye çemkirir, bazı oyuncuyu tutar arşa çıkarır vs vs... kabul edin lan, böyleyiz, biz buyuz. böyle dandirikten yorum yapmaz.
böyle dandirik yorumla da sözlüğü tavlayabileceğini düşünen pr sorumlusunun da aklına edeyim ben. pr'ı böyle olan filmin kendi ne haldedir düşünmek bile istemiyorum.
ama bi kıyak yapayım, bu işi öğreteyim pr'cılara, lan oğlum, biz bu "gittim çok güldüm siz de gülün" ayaklarını yemeyiz. viral reklam diye bişey duydun mu sen hiç, vereceksen parayı ver biriki kişiye, "yomrağın başı gibi film, metin akpınar'a yakıştıramadım" yazsın, beriki "metin akpınar'a laf eden çarpılır" desin, merak uyandırsın hacı. daha fazla gişen olurdu sözlük ahalisinden.
ki senin yerinde olsam, bu salak trollere verdiğim parayı toplar, tengir budun'a takdim ederdim, daha büyük reklamınızı yaptı çünkü, başlığı o coşturdu.(tengir'ciğim bizim komisyonu unutmazsak, arabanın masrafı çok çünkü)
not: yazmayı unutmuşum sevgili pr'cılar, yukarıdaki yöntemin tutması için de, halihazırda iyi bir film yapmış olmanız lazım, o yoksa her halükarda elde patlar.