yeni rektörün gelmesiyle (Ertuğrul Karsak), okuldaki pek çok şey değişmiş, bence çirkinleşmiştir. önce, deniz kenarındaki mis gibi kantin bir kafeye dönüştü, güzelim eski masalar yerine zor sığılan rahatsız sıra masalar konuldu; denizle temas camekanlarla sınırlandırıldı. bunun seveni oldu hadi neyse.. ama bitmedi; kara tarafındaki ortancalar söküldü. bu gün geldiğimdeyse, kara tarafındaki zaten az sayıdaki toprak parçalarının ve yeşilliklerin de hakkından gelindiğini, oradaki kantinin ve yanındaki küçük, amfimsi oturma alanının kaldırılıp yerine çirkin ve fazla büyük bir kantin-yemekhane yapıldığını gördüm. bu durum kedileri de kotu etkilemis tabi. deniz tarafına geçmeye korkuyorum. kalbim acıdı. belki ben tutucuyumdur ama yeni yapılan her şey incelikten yoksun ve çirkin. sanki her şey müteahhit olan bacanağa tasarlatılıp yaptırılmış... mekânların ruhu ve yaşanmışlıkları vardır, bir yenilik söz konusuysa bu ruha saygı gösterilmeli, danışılmalıdır.